www.tayyareci.com                  ANA SAYFA Tayyareci Türkçe Site Gökyüzünün yeni adresi
Tayyareci English Site
Tayyareci Deutsch Site
Sitede Arama :
 

TAYYARECİ ARŞİV

İLKER KARTER FOTOĞRAF ve BELGELERİ ..

 1- 

  

 2-   
 3-   
 4-  http://news.bbc.co.uk/onthisday/hi/witness/july/20/newsid_3880000/3880605.stm.
 5-  Teşekkürler Sayın Ozan YALÇIN ... Tayyareci
 6-  şehit sayfasi
 7-   
 8-   
 9-   
10-   
11-   
12-   
13-   
14-  Emekli Yüzbası Ferhat Ünsalan Anılarından
15-   
16- 

DÜŞÜRÜLEN KEŞİF UÇAĞIMIZ RF-84F

20 Temmuz 1974 günü saat 10:00 civarında Ergazi Köyünün güney tarafında büyük bir patlama oldu.

Arkasından yoğun bir şekilde bembeyaz bir duman yükseldi .

Uçaklarımızın köyümüzün güneybatısındaki Monarga RMM kampını (yerleşkesini) bombaladığını düşündüm.

Ancak bir alarm halinde kampta nöbetçilerden başkasının kalmayacağına göre bu bombardımana bir anlam veremedim .

Bir süre sonra bir mücahit (Kurtuluş Köyü Takım Komutanı Emir Ahmet , halen hayattadır ) koşarak yanıma geldi ve RMM Boğaz Deniz üssünden yapılan uçaksavar ateşi uçağımızın düşürüldüğünü söyledi.

‘Olmaz öyle şey , bembeyaz duman çıktı görmedin mi ‘dedim .

Sanki daha evvelden düşen uçak görmüşüm  gibi .

Ben uçak düşünce filmlerde gördüğümüz gibi simsiyah bir duman              çıkması gerekir diye düşünüyordum .

Yanılmışım tabii.

Harekattan sonra o bölgeye gittiğimde hakikaten bir uçağın düşmüş olduğunu , uçağın enkazının Rumlar tarafınan kaldırıldığını, uçağın motorunun yere çarptığı yerin 100 metre kadar ilerisinde bir evin balkonunda olduğu gördüm.

Etrafta enkaz parçaları ve bol bol filmler vardı.

Bu olayı Rumların kendi halkına nasıl propaganda malzemesi yaptığını ilerde anlatacağım 

Durumun Hava Kuvvetleri tarafından bilindiğini sanarak sancaktarlığa herhangi bir raporlama yapmadım .

Sonradan öğrendiğime göre bu uçak ilk gün kayıp olarak kayda geçen, şehit pilot İlker Karter’in kullandığı RF-84F modeli keşif uçağı imiş.

 

İKİNCİ HAREKAT  (14 AĞUSTOS 1974)

Rum radyosunu dinleyen arkadaşımızın raporlarında Rumların devamlı olarak Türk uçaklarını düşürdüğü haberleri  dikkatimizi çekiyordu. Düşen uçak sayısı 18e kadar çıkmıştı.

Ancak özellikle BBC den bu tür bir haber çıkmaması bunların Rum propagandası olduğunu kuvvetlendiriyordu.

Harekattan sonra ele geçirdiğimiz büyük Rum köylerinin  (*) merkezlerinde uçak parçaları gördüm .

Yaptığımız sorgulamada bunların Rum askerleri tarafından getirildiğini , düşürülen bilmem kaçıncı uçağın parçaları olduğu söylenip köy  meydanlarına atıldığını öğrendik.

Ben de Rum köylerinden bu uçak parçalarını toplatıp Mehmetcik Köyüne getirttim.

Yine harekattan sonra , harekata katılan pilotlarımız  bir plan dahilinde Türk kesiminde incelemelere çıkmışlardı.

Sıra Mehmetcik Köyüne geldiğinde  elimizden geldiği şekilde kendilerini ağırladık.

Yemek esnasında pilotlarımıza kaç uçağımızın düşürüldüğünü sordum. Harekatın birinci günü beş , ikinci günü de dört uçağımızın düştüğünü , bir uçağın da kayıp olduğunu söylediler. Düşen uçakların hiçbirinin düşman ateşi ile düşmediğini de belirttiler.

Ben de , Rumların radyoda onsekize yakın uçak düşürdüklerini söylediğini ve bunların parçalarını köylere dağıttıklarını , bu parçaları da Mehmetcik’e getirtiğimi  söyledim .

Ayrıca, 20 Temmuz günü bir uçağımızın Boğaz Deniz Üssünden açılan uçaksavar ateşi ile düştüğüne şahit oldum dedim.

 (*) Yalusa , Komyalık, Tavro , Dip Karpaz v.s

Pilotlar biraz heyecanlanarak bu parçaları biran evvel görelim diyerek yemeği yarım kestiler ve derhal uçak parçalarının yanına gittik

Yaptıkları incelemede bunun , kayıp olan RF-84F keşif uçağına ait olduğunu söylediler.

Keşif uçaklarının film çektiğini bildiğim için 20 Temmuz günü Ergazi Köyünün  güneyine düşen uçaktan bahsettim.

Uçağın düşüş saatini sordular.

Kendilerine detaylı bir şekilde durumu anlatınca kayıp uçağı bulmanın ümidiyle buruk bir hüzün içine girdiler

Vakit kaybetmeden uçağın düştüğü yere gittik.

Kayıp uçak bulunmuştu .

Pilot İlker KARTER’in kayıp değil şehit olduğunu kanıtlamak için bir şeyler bulmak lazımdı.

Olayın üzerinden bir aya yakın zaman geçmişti.

Önce giydiği bottan bir parça bulundu.

Sonra da uyluk kemiğinden on onbeş santimlik bir parça…. 

Ertesi gün şehit Pilot İlker KARTER’in cenazesi kaldırıldı  ve şehitlikte toprağa verildi.

A.Ferhat ÜNSALAN

Gazi (E) Yzb

 

17-   
18- 

 

RF-84F UÇAĞININ DÜŞÜRÜLME OLAYININ GEÇTİĞİ BÖLGE (MAGOSA BOĞAZI)

 

AÇIKLAMALAR

 

KIRMIZI ÇEMBER :           Uçağımıza uçaksavar ateşinin açıldığı  RMM (Rum Milli Muhafız ) ordusu Boğaz       Deniz Üssü

 

KIRMIZI ÇARPI İŞARETİ         Uçağın düştüğü yer (Yaklaşık olarak)

 

ALT ÇİZGİLİ YERLEŞİM YERLERİ :    :           Kurtuluş Köyü (Avgolida) Tk.K. Emir Ahmet’in bulunduğu köy

                                                                              Ergazi Köyü ( Ovgoros)  Benim bulunduğum köy

 
19-   
20-   
21-   
22- 

 

TÜRK

       MUKAVEMET

             TEŞKİLATI

(T M T)

 

 

 

 

BOĞAZ DENİZ ÜSSÜNDE

DENİZ TOPÇUSU TARAFINDAN TAHRİP EDİLMİŞ

UÇAKLARIMIZI ERTEN TEŞHİS EDEN

PORTATIF RADARIN HALİ

 

 

 

 

 

 

 

İki harekat arası mücahitlerle
 (Sivil kıyafetli Mehmetcik Tabur K. Lütfü Bey)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ ile BULUŞMA      

 

 

 

 

 

ŞEHİT Hv.Pilot Yzb İlker KARTER’in UÇAĞININ

UÇAKSAVAR ATEŞİ ile DÜŞÜRÜLDÜĞÜ

RMM BOĞAZ DENİZ ÜSSÜNDE

 

 

 

 

 

DENİZ KUVVETLERİMİZ TOPÇUSUNDAN

NASİBİNİ  ALMIŞ

RUM BOTLARININ

RESİMLERI

 

 

 

 

Monarga RMM kampında şerefli Türk Bayrağımız dalgalanıyor

 

 

 

 

 

 

 

 

 

UÇAKLARIMIZ TARAFINDAN BOMBALANMIŞ

MONARGA RMM KAMPINDAKİ BARAKALAR

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

YUNANLI SUBAYLARIN ÜLKELERİNE DÖNÜŞLERİNDE GÖTÜRMEK ÜZERE ALDIKLARI (SOL DİREKSİYONLU ) ARAÇLAR ÖNÜNDE
23-   
24-   
25-   

Gazi Emekli Yüzbaşı Ferhat ÜNSALAN biyografisi

1946 yılında Ankara’da doğan Gazi E. Yzb. Ferhat ÜNSALAN ; sırasıyla Levent İlkokulu , Selimiye Askeri Orta Okulu , Kuleli Askeri Lisesi  ve Kara Harb Okulunda eğitim görmüş olup 1966 yılında Topçu Subayı olarak mezun olmuştur.
Çeşitli birliklerde batarya subaylığı ve batarya komutanlığı görevleri yaptıktan sonra    Özel Harb Dairesinde Gayri Nizami Harb kursu görmüş ve 1974 yılı şubat ayında , Kıbrıs Türk Mukavemet Teşkilatına, değişik kimlikle , düşman hakkında istihbarat toplamak , bölge komutanlığı yapmak  ve mücahitlerin eğitimi için gönderilmiştir.
Savaşa Magosa sancağı Mehmetçik Taburunda  katılmıştır.

A.Ferhat ÜNSALAN

 

26-   
27- 
28-   
29- 
30-   
31- 
32-   
33- 
34-   
35-   
36- 

"Ozan YALÇIN" <ozanyalcin@hotmail.com>  

Mon, 27 Dec 2004 10:41:45 +0000

Sayın Celal UZAR,

Kıbrıs konusunda bir araştırma yaparken, BBC'nin internet sayfasında 'görgü şahitleri' kısmında okuduğum bir yazıyı size göndermek istedim. Çok detaylı bir bilgi olmamasına rağmen, Ütğm.KARTER'in şehid oluşuyla ilgili birinci ağızdan bir görgü tanığının ifadelerini içermesi nedeniyle ilginizi çekebilir diye düşündüm.

Saygılarımla,

Ozan YALÇIN

37- 

“Çatışma kasabasına geldiğinde Christopher Chistofi 

sekiz yaşındaydı;

Ben, dağın tepesinde bir radyo ve televizyon vericisi olan, 

Kantara Kalesi yakınındaki Davlos kasabasındandım.  

Ben Türk jetlerinin dağı bombaladığını ve bilahare yanan 

orman uçarak kasaba üzerine geldiklerini hatırlıyorum. 

Bizi sığınak bulabilmek ümidiyle tarlalara kaçırdılar.

Babamın bana sıcak ve tozlu tarladan koşarak kaçmamı 

emrettiğini de hatırlıyorum. Kendi de yeni doğmuş 

kızkardeşim kucağında kaçıyordu. Sonunda 5-6 feet’lik 

(1,5 ila 1.8 metre) çukura ataladığımı, bu işin bana 

Olimpik bir yarışma gibi geldiğini de anımsıyorum.

 Türk jetlerinin görüntüsü kaybolduktan sonra kafalarımızı 

çukurdan çıkardık. Kısa bir süre sonra bir Türk jeti 

dönerek yakındaki dağa çarptı. Uçak Kantara’daki 

uçaksavar bataryalarından isabet aldığı için 

düşerken bir kanadı yoktu.

Önce patlamanın görüntüsü, bilahare sesi geldi. Her 

ikisinde de radyoda haberleri ve askeri marşları 

dinleyen köylüler neşe çığlıkları attılar.

O akşam kasabanın tavernalarından birinde yıpranmış 

kamyonları ile dağdan inen Milli Muhafız birlikleri için 

bir masa hazırlandı. Hepsi yorgundu, hepsi gençti ve 

utangaçlık ile ataklığın karışımı bir görünüş sergiliyorlardı.

O akşam yanmaya devam eden ormanlar nedeniyle 

tepeye kırmızı bir parıltı hakimdi. Babam Milli Muhafızlar’a 

yardım etmek üzere Kantara’ya gitti.

Ertesi gün bana düşürülmüş Türk jetinin bazı parçalarını 

“zafer işareti” olarak getirdi. Ben bunları elimde tutarken 

üzeri örtülmüş cesetleri taşıyan bir kamyon yanımdan geçti. 

Bunlar birgün önce tavernada yemek yiyen muhafızların cesetleriydi.

Kıbrıs için politikacıların bildiklerinden farklı, yalnız 

bir uygun çözüm vardır. Bu da herkesin kendi evine 

gitmesi ve barış içinde yaşamasıdır. Yani Türkler 

güneydeki eski mülklerine, Rumlar da kuzeydeki 

eski mülklerine.

"Christopher Christofi was eight years old when the conflict came to his village;

I was from a village called Davlos near Kantara Castle which had a radio and television mast located on the mountain.

I recall Turkish jets bombing the mountain, after which they flew past the burning forests and then down to the village. There they strafed us in the fields where we had gone for shelter.

I recall my father ordering me to dash across a hot and dusty wheat field to get away from the strafing, whilst he ran holding my newborn baby sister, and I remember a final jump down a crevice of five or so feet - an Olympian task it appeared to me.

After the shadow of the jets disappeared we popped our head over the edge of the crevice. Soon after a Turkish jet went spinning into a nearby mountain, its wing missing from the hit scored by the anti-aircraft guns on Kantara.

The explosion was seen before it was heard and each repeat prompted a cheer from the harassed villagers who had all tuned their radios in to hear the news and listen to the incessant martial music.

That evening a table was made at the local taverna for the National Guard troops who descended the windy roads from the mountain in their battered truck for some respite. Although weary, they all seemed very young - a mixture of shyness and dash.

That evening the mountain had a red glow from the raging forest fires. My father went to Kantara to help the National Guardsmen.

The next day he brought some "trophies" - bits of a Turkish jet shot down nearby. I held on to these as I saw the National Guard truck drive by containing the covered bodies of the same Guardsmen who had been dining the night before.

There is only one fair solution for Cyprus and its a simple one which everyone apart from the politicians seem to know about, namely that everyone goes home and lives in peace, whether its Turks back to their old properties in the South or Greeks going back to theirs in the North."

 

 

38-   
39-   
40-   
41-   
42-   
43-   
44-   
45-   
46-   
47-   
48-   
49-   
50-   
51-   
52-   
53-   
54-   
55-   
56-   
57-   
58-   
59-   
60-   
61-   
62-   
63-   
64-   
65-   
66-   
67-   
68-   
69-   
70-   
71-   
72-   
73-   
74-   
75-   
76-   
77-   
78-   
79-   
80-   
81-   
82-   
83-   
84-   
85-   
86-   
87-   
88-   
89-   
90-   
91-   
92-   
93-   
94-   
95-   
96-   
97-   
98-   
99-   
100-   
101-   
102-   
103-   
104-   
105-   
106-   
107-   
108-   
109-   
110-   
111-   
112-   
113-   
114-   
115-   
116-   
117-   
118-   
119-   
120-   
121-   
122-   
123-   
124-   
125-   
126-   
127-   
128-   
129-   
130-   
131-   
132-   
133-   
134-   
135-   
136-   
137-   
138-   
139-   
140-   
141-   
142-   
143-   
144-   
145-   
146-   
147-   
148-   
149-   
150-   
151-   
152-   
153-   
154-   
155-   
156-   
157-   
158-   
159-   
160-   
161-   
162-   
163-   
164-   
165-   
166-   
167-   
168-   
169-   
170-   
171-   
172-   
173-   
174-   
175-   
176-   
177-   
178-   
179-   
180-   
181-   
182-   
183-   
184-   
185-   
186-   
187-   
188-   
189-   
190-   
191-   
192-   
193-   
194-   
195-   
196-   
197-   
198-   
199-   
200-   

... BİYOGRAFİ ...

Fotoğraf açıklamalarını ve biyografileri tamamlamak için desteğinizi bekliyoruz.

Copyright © 2000 + Tayyareci

Bu fotoğraf ve belgeler www.tayyareci.com  da 1911 den 2011 e TÜRK HAVACILIK TARİHİ bölümlerinin düzenlenmesinde kullanılacaktır. Her fotoğraf yayınlanırken kaynak kişi adı soyadı yazılacaktır. Katkılarınız için teşekkürler.

Tayyareci Arşiv havacıların, yakınlarının ve havacılık tutkunlarının elinde bulunan  20 yıldan daha eski fotoğraf, bilgi ve belgelerin bir araya getirilerek " 1911 den 2011 e " bölümünün oluşturulması amacıyla hazırlanmıştır. Elinizdeki size veya yakınlarınıza ait Türk Havacılık Tarihi konulu fotoğraf, bilgi ve belgeleri

1- Posta ile : 

2- E Posta ile : enaz 600 dpi çözünürlükte scan ederek, üzerinde oynama yapmadan, her fotoğraf veya belge için açıklamalar yaparak : celaluzar@gmail.com adresine gönderebilirsiniz. Tel: +90 532 3321912

Copyright © 2000-2007 Tayyareci
Tayyareci Arşiv de neler var ? 

www.tayyareci.com

Celal UZAR webmaster    celaluzar@gmail.com   celaluzar@yahoo.com