-
(--*-*--)
- “Kızıltoprak
Bucak Müdürlüğü'nün yanındaki dört katlı evin önünde
durdu . Derin bir nefes aldı kendini tekrar yokladı,istekliydi ama
biraz da heyecan duyuyordu . Kapının üstündeki tabelayı bir kez
daha heyecanla okudu : VECİHİ SİVİL TAYYARE MEKTEBİ . "Yaparım"
diye içinden geçirdi , merdivenlerden çıktı içeriye
girdi...” Otuz yaşlarındaki ufak tefek çekingen kendi halindeki
bu kızın adı Bedriye Tahir di. Vecihi’nin Uçuş okuluna geldiğinde
1932’nin ağustosuydu .Uçmak istiyordu ve bu heyecanla gelmişti
. Vecihi de bu durumdan heyecan duymuştu .Okulda 12 erkek öğrenci
bulunuyordu . Bedriye diğer öğrencilerin garip karşılamalarına
rağmen derslere başladı .Brövesini alana kadar okula 1000 lira
ödeyecekti .Memurdu . Sabahları 5.30 da okula gelir 8.30 da da işe
yetişmek üzere yola koyulurdu .Cumartesi pazarları ise bütün gününü
okulda geçirirdi . Bir yıl sonra Saadet’te okula gelince yalnızlığı
bitmiş yeni bir arkadaş bulmuştu. Vecihi dahil herkes
Bedriye’yi “Bacı” diye çağırırdı .Kendi iradesiyle göklere
yükselen ilk Türk kadını olduğu için Abdurrahman (Türkkuşu)
ona Gökmen adını takmıştı. Bedriye Tahir’in adı Gökmen Bacı
oldu . İlk kadın pilotumuz 1934’te Soyadı Kanunu çıkınca Gökmen
soyadını aldı. Bu arada çalıştığı sirkette yaptığı işten
rahatsızlık duyanlar oldu . “Katiplik edeceksen et, havacı
olacaksan çık git” dediler . Böyle bir imkanı yoktu Gökmen
Bacı’nın . Zaten aldığı maaşla anası ve kendisini geçindirir,dişinden
tırnağından arttırdığı ile de okula devam ederdi. Ayrıca uçma
tutkusu yüzünden bugüne kadar işini de hiç aksatmamıştı . Gökmen
Bacı 1933 yılında yalnız uçuşlarını yaparak brövesini de ağustosta
aldı . Çalıştığı şirket durumdan giderek rahatsız olmuş
aylığından ceza kesmeye kalkmıştı. Hava Kurumu olayı öğrendi
; elçiler, aracılar yollandı kızcağız bu cezadan kurtuldu...
Vecihi 1934 yılında Hava Kuvvetleri Müsteşarlığı’na başvurarak
bröve alan öğrencilerinin sınavdan geçirilerek aldıkları brövelerin
onaylanması için okula bir heyet gönderilmesini istedi. Bu arada
talihsiz bir kaza ile okulun o anda elindeki tek faal uçağı Kalamış
Koyu’nda kırım yaparak hizmet dışı kaldı. Heyet geldiğinde
okulun faal uçağı yoktu . Uçak olmayınca sınav da olmadı .
Vecihi nin bütün ısrarlarına rağmen heyet bir daha gelmedi. Okul
1934 yılında kapandı... Saadet henüz "yalnıza"
kalamamıştı . Gökmen Bacı ise bütün çabalara rağmen işinden
oldu . Hayatını devam ettirmek için yeni ufuklara kanat çırpıp
uçtu gitti. Bedriye Gökmen Türk havacılık tarihinden bir sayfa
...Ne oldu, nereye gitti bilinmez ama şundan eminiz ki havacılık
ve uçma tutkusu asla sönmedi,yaşıyor.
-
|
|