tekrar MERHABA!!!!

geçen aylarda tempo dergisinde okuduğum dikkatimi çeken ve bir okadar de beni üzen bir haberi sizinle geçte olsa paylaşmak istedim ,bilmiyorum okudunuzmuuu!!!
tempo dergisinde yazılan haberi aynen size aktarıyorum

!Personel: Uçaklar Allah'a emanet!..

Tempo Dergisi, bu kez de Türk Havayolları teknik bölümündeki sorunları araştırdı. Aşağıda okuyacağınız iddiaların kaynağında iki hat bakım, bir motor bakım ve taşeron olarak lisanssız teknik bakım yapan bir CSS personeli ile Hava-İş Sendikası yetkilileri bulunmakta. Hem yasal statüleri gereği hem de yönetimden çekindikleri için adlarını saklı tutmaya söz verdiğimiz personelin iddiaları, hem geçen hafta yazdıklarımızı doğruluyor hem de THY'de yaşananlara yeni bir boyut getiriyor. İddiaları; teknik, uçak kiralama, CSS firması elemanlarının lisanssız olarak gerçekleştirdiği bakımlar, TC AKP uçağı olmak üzere dört başlık altında sunuyoruz

Teknik bölümdeki sorunlara ilişkin iddialar

72 uçaklık tarifede 58 uçakla uçmaya kalktılar, iş yoğunluğunun nedenlerinden biri bu.
THY'de sevgi ve saygı bitti. Çalışanlar işlerinden soğudu.
En üst kademeye bazı sıkıntılar iletilmiyor.
Uçaklar Allah'a emanet uçuyor.
Bize söylenen, "Bir yolunu bul uçağı uçur." Arıza var dediğimizde "Kaptanı ikna et, tükürükle gönder" diyorlar. Evraka mührü basmamızı istiyorlar. Yarın bir şey olsa, o mührün sahibini bulacaklar.
Mesela prosedürdeki iki formun ertelenmesini istiyor yöneticiler. Bunlar üretici firmanın çıkardığı prosedürler. Bir günlük, üç günlük haftalık, aylık bakımlar var. Kimse kendi kafasına göre bir şey yapamaz, parça değiştiremez.
Uçuş saatini dolduran parça mutlaka değiştirilmeli. Parça iyi durumda olsa bile değiştirmelisiniz; çünkü üretici firma söylüyor bunu. Ama bazen değiştirmeyin diyorlar.
Ground time çok az. Kimi zaman bakım için üç-dört saat zaman kalıyor. Oysa hakkıyla bir bakım yapmak yaklaşık sekiz saat ister.
İşveren bu sorundan ötürü servis saatlerinde ayarlama yaptı. Bir saat erken getiriliyoruz işe. Mesai parası da verilmiyor.
Uçuş saatlerini değiştirdiler. 23:00 vardiyasında geliyorum. Sabah altıda 25 tane uçak geliyor. Yer check'ini vermek zorundasınız. Bir teknisyene üç dört uçak düşüyor kimi zaman. Bir uçak için bu süre 20-25 dakikadır. O teknisyen nasıl yer check’i versin. Bir de sabah saat altıda zaten vücut düşüyor. Neyi görebilirsin ki!
Eleman eksikliğini gidermek için postaları karıştırıyorlar. Uçucularda da böyle. Yönetici bakıyor, eleman sayısını uçağa bölüyor ve "Sayınız fazla" diyor. Ama izinli, hasta, raporlu, askerde olan arkadaşlar var.
Yöneticilerimiz emeklilikle tehdit ediliyor. Bize baskı uygulamaları sağlanıyor.
Alınan uzmanlar kadrolaşmanın tescili. Çoğunun sağ ellerinde gümüş yüzük var. Uzmanlar, mühendislikle teknisyenlik arasında bir kadro; bunlar tarafından yaratıldı. Eskiden yoktu. Çoğuna işin ne olduğunu biz öğretiyoruz. Evet; okumuş, yabancı üniversiteleri bitirmiş olabilirler. Fakat uçakla ilgileri olmamış daha önce. Bizim başımızda çalışıyorlar. Üç tanesinde çember sakal vardı. İkisi işi bıraktılar sakal mevzuundan dolayı. Biri de kesti.
Daha önceki yönetim zamanında Noel partileri verilen bir departmana geçen gün gittim. Aynı insanların ellerinde namaz duaları, Kuran mealleri vardı.
Genel Müdürlük Binası'nda namaz kılan sayısı çoğaldı. Cuma namazının safları arttı. Eskiden de oruç tutardı insanlar. Ama böyle şeyler yoktu.
Cuma namazına gidenler, iş çizelgesine nereye gittiklerini yazmıyor. Oysa tuvalete gitsen bile yazmak zorundasın.
55 milyon dolarlık kar vardı teknikte. Bu rakamı geçmeyi amaçlıyorlar, kendilerini ispatlamak için. Önlerine kim gelirse sözleşme yapıyorlar.
Parası olmayan şirketlerle bile uçak bakım anlaşması yaptılar.
Lufthansa, CSS personeli çalıştırıldığı için bizimle bakım anlaşmalarını iptal etti.
Cumartesi nöbete kalıyoruz. Bunun nedeni memurlardan daha az çalışmamızmış.
Kendilerinden başka kimseye inanmıyorlar. Bizler ve onlar var. Bu iş böyle olmaz deseniz bile, yanlış yönlendirdiğinizi düşünüyorlar. İnsanlar onları itmedi; ama onlar herkesi itti.

CSS'li eleman konuşuyor

CSS'nin teknik bakım için sertifikası yok. Ben teknik bakım yapıyorum. Bir bölümümüz eğitim aldı. Ama alamayan arkadaşlar var. Sertifikamız yok. Ben THY teknisyeninden iki kat az para alıyorum. İş barışını da bozuyor bu.
Şu anda CSS firmasının yürüttüğü bu işi, daha önce BİRTEM diye bir taşeron firma yürütüyordu. bu taşeron firma sahipleri bir gün ortadan kayboldular. Ortada kalan birçok işçinin kıdem tazminatını asıl işveren olarak THY karşılamak zorunda kaldı. Ayrıca, BİRTEM firması, işçilerin trilyona varan SSK primlerini yatırmış gibi gösterip yatırmamış.
CSS firmasının uçmakla ya da bakımla ilgili bir belgesi yok.
Bir hat bakım elemanı: "CSS elemanları benim yaptığım işin aynısını yapıyor."
İş emirlerinde benim ismimi yazıyorlar. THY teknisyeni değiştirdi gibi gözüküyor. Ama böyle işlemiyor.
CSS'nin 50-60 civarında personeli uçak üzerinde dolaşıyor. Temizlik elemanları hariç. Ayrıca ahşap işi de önemli. Koltuk kılıfı değiştiren personel işçi statüsünde. Ama bizim kartlarımızda teknisyen yardımcısı yazıyor.

TC AKP uçağı ile ilgili iddialar

TC AKP kuyruk adlı A-310'da, AKP'nin iki adamı var. Tek yetkili onlar. Uçakta bir arıza var diyorsun; ama onarım için onlardan izin almaları gerekiyor. Kendi uçaklarını koruyorlar. Kimden, neden, bilmiyoruz!

Uçak kiralamadaki sorunlara ilişkin iddialar

Gelen uçakların ne durumda olduğunu bilmiyoruz. Hepsi yatmış uçaklar.
World Focus adlı bir havayolu kurulmuş Anı Tur'un. Bu şirket getirdi bu uçakları.
Gelen uçaklardan birinde can yeleklerinin bakım tarihleri yoktu. İberya Havayolları kullanmış.
Uçak kiralamayı iyi yapamıyorlar. Bu uçakları yeterince kullanmadan geri vereceğiz; ama bu arada çok masraf edeceğiz.
Yaz sezonunda kiralayacak düzgün uçak bulmak çok zor.
A-310’ların arasında bile fark var. Aynı model uçaklarda farklı dizayn olabilir. Her şirket kendine göre düzenlemeler yaptırabilir. Eskiden, yeni gelen uçakları THY filosundaki uçakların iç dizaynına uygun hale getirirdik. Son gelenlerde böyle olmadı. Hemen uçuşa başladı 320’ler. TC AKP’de de her şeyin yeri değişikti.
Yer İşletme’den uçak kiralamak için adam görevlendirildi.
Eskiden dört teknisyen giderdi; elektrik, elektronik, teknik kontrol, mekanik. Bir arkadaşımız Boeing’te 64 hata çıkarmıştı zamanında. Böylece orada düzeltiyorsunuz uçağı. Ama şimdi kimse gitmiyor. Uçağı al gel, biz burada yaparız diyorlar. Koreliler ellerinde mercekle geldiler. İranlı bir mühendis kanattaki perçinleri saymıştı tek tek.
Eskiden motor bakıma girip de bir arıza tespit edildiğinde bütün kurmaylar toplanır, seferberlik ilan edilirdi. Şimdi yurtdışına tamire gönderiliyor uçak, arıza çıktığında.
Elimizdeki imkanlarla uçak bile üretebiliriz. Gözü kapalı motor takacak çalışanlar var. Ama yönetim beceriksiz.

yazan :Enis TAYMAN