HAVACILIK KEŞFİNE DEVAM EDELİM NEDERSİNİZ!!!
Bunu Biliyor muydunuz?
Dünya 17 Aralık 2003'te “havada uçuşun yüzüncü yılı”nı kutluyor. Biraz yanlış bir adlandırma bu, çünkü insanlar ilk balonların yapıldığı 18. yüzyıl sonlarından beri havadan hafif taşıtlarla uçuyor ve uçak tasarlamanın geçmişi 1903'ten önceye iniyor. Wright Kardeşler'in de ilk uçağı ya da ilk uçuşu gerçekleştirme gibi bir savı yoktu. 1903 “Flyer” uçağının Smithson Binası'ndaki sergi bölmesine Orville Wright'ın vârislerince asılan tanımlayıcı panoda şunlar yazılı: “Wright Kardeşler'in orijinal uçağı: İnsanın serbest, denetimli ve kesintisiz uçuşu yapmasını sağlayan, dünyanın ilk motorlu ve havadan ağır makinesi.”
Uçuşla ilgili tanımlar ne olursa olsun, Orville ve Wilbur Wright ilk başarılı uçağı icat etmiş olma payesini taşıyor. Günümüzün bakış açısından öylesine sağlam bir şöhretleri var ki, uçuşta ilk olmaya yakın başka birçok deneycinin varlığına pek inanası gelmiyor insanın. Wright Kardeşler'in başarısı öyle kesin değildi—hatta ömürlerinin pilotlu, motorlu ve havadan ağır taşıtla uçuşu görmeye yeteceğinden kuşkuya düştükleri anlar bile olmuştu.
Geçen yüzyılın başında havacılık deneylerine girişenler arasında, şöhret ve kaynak açısından sivrilip öne çıkan biri vardı—Smithson Kurumu'nun üçüncü genel sekreteri Samuel Pierpont Langley. Her ne kadar insanlı ve motorlu uçuşu başaramadıysa da, onun çapında birinin böyle bir işe el atmış olması bütün alana saygınlık kazandırdı. Langley bugün de önemli bir havacılık deneycisi olarak kabul ediliyor. İlk uçak gemisi, ABD Hava Kuvvetleri'nin bir üssü ve bir NASA araştırma merkezi onun adını taşıyor; gelgelelim, şimdi tarih kitaplarında bir dipnot derecesine düşmüş ve Ohiolu iki bisiklet yapımcısının gölgesinde kalmış bulunuyor.
Wright Kardeşler'in Langley gibi birisine kısmet olmayan bir şeyi başarabilmiş olması ilk bakışta neredeyse inanılmaz gibidir. Langley 1896'da bir beygirgücünde buhar makinesiyle çalışan, dört metre uzunluğunda bir (insansız) modelle bir kilometre boyunca 90 saniyelik bir uçuşu gerçekleştirdi. Onun başarılı deneyi Washington'daki güçlü dostlarının ve tanıdıklarının dikkatini çekti; bunlar arasında National Geographic Society'nin ikinci başkanı mucit Alexander Graham Bell ve dönemin Donanma'dan sorumlu bakan yardımcısı Theodore Roosevelt de vardı.
Donanma 1898 İspanyol-Amerikan Savaşı'nın etkisiyle, Langley'nin askeri amaçlarla deneyleri sürdürmesi için 50.000 dolarlık kaynak sağladı. Ayrıca Smithson Kurumu ve Alexander Graham Bell de destek verdi. Langley 7 Ekim 1903'te bu kez bir pilotun kullandığı “Büyük Aerodrom” adlı uçağını Potomac Irmağı'ndaki bir tekne evden havalandırdı. Makine zayıf yapısı yüzünden ağırlığını kaldıramadı. Rampa teknesinden kalkan uçak dosdoğru ırmağa düştü—sonuç felaketti. Uçağın pilotu Charles Manly enkazdan yüzerek çıkıp kurtuldu.
Langley 8 Aralık 1903'te bir girişimde daha bulundu. “Büyük Aerodrom”u yine Potomac Irmağı'ndaki tekne evin üstünden uçurdu. Bu kez kalkışın güçlü momenti pek sağlam bir yapısı olmayan uçak çerçevesinin içeriye göçmesine yol açtı. Uçak tamamen stop etti ve buz gibi sulara çakıldı. Manley ölümün eşiğinden döndü.
Dokuz gün sonra, yani 17 Aralık'ta Orville ve Wilbur Wright, Kuzey Carolina'daki Kitty Hawk kumsallarında “Flyer”a binerek dört kez başarıyla uçtular ve böylece tarihe geçtiler. Onlara resmen destek veren tek kişi Smithson Kurumu'nun genel sekreter yardımcısı Richard Rathbun'du. Wilbur Wright 1899'da ona bir mektup yazarak, “düzgün bir uçan makine kurma” yönündeki çalışmalarına yardımcı olacak gerekli malzemeleri istemişti. Rathbun'un derleyip gönderdiği malzeme ve referans paketi, bu çalışmaların hayati bir aşamasında Wright Kardeşler'in ilerlemesine yüreklendirici ve bilgilendirici bir destek verdi. Bu açıdan Smithson Kurumu, uçağın gelişimine sonuç itibariyle önemli bir katkıda bulundu—ama Wright Kardeşler'in sayesinde.
Ne var ki, Langley'nin şöhretiyle çekişme 1903'te son bulmadı. Langley'nin 1906'da ölümünden sonra, Wright Kardeşler'in başı bir dizi patent anlaşmazlığıyla derde girdi ve sonunda iş Langley'nin uçuramadığı “Büyük Aerodrom”un uçabilecek güçte olduğunu kanıtlamak üzere, elden geçirilip onarılan uçakla bir test daha yapma noktasına vardı. Orijinal modeldeki önemli değişikliklerin ardından “Aerodrom” bu kez uçtu. Smithson Kurumu'nun 1915'teki Yıllık Raporu 'nda şu saptamaya yer verildi: “Şimdiye kadar yapılan testler eski genel sekreterimiz Langley'nin insanlı, serbest ve kesintisiz uçuşa elverişli ilk uçağı yaptığını göstermiştir.”
İlk başarılı uçağın mucitleri sayılmaktan resmen yoksun bırakılmaya misilleme olarak, Orville Wright orijinal 1903 “Flyer” uçağını sürekli sergilenmek üzere Londra'daki Bilim Müzesi'ne gönderme gibi cince bir yola başvurdu. Ancak Smithson Kurumu'nun 1942'de eski görüşten geri dönen bir yazıyı yayımlamasından sonra, vasiyetnamesini değiştirerek “Flyer” uçağını “sadece ulusal başkent”te sergilenmek üzere Smithson Kurumu'na bıraktı. Böylece ilk başarılı uçak Kitty Hawk'taki ilk tarihsel uçuştan 45 yıl sonra 1948'de Smithson Kurumu Güzel Sanatlar ve Sanayi Binası'nın Kuzey Salonu'na nihayet teşrif etti.