(1) Batı Cephesi:
Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kurulan ordu yeterli eğitim,
silah ve savaş gücüne sahip değildi. Beş yıl süren Birinci Dünya
Savaşı'ndan yenik olarak çıkan Türk ordusu yorgun, bitkin,
yokluk içinde ve silahsız kalmıştı. Fakat en büyük silahı
kurtuluşa olan inancı ve imanıydı.
(2) Yunan Kuvvetlerinin İleri Harekatı.
Yunan ordusu 22-23 Haziran 1920'de Milne Hattı'ndan ileri harekete
geçerek iki piyade tümeni, bir süvari alayı ile İzmir'in
kuzeyinden, iki piyade tümeni, bir süvari alayı ile de doğusundan
ve bir piyade tümeniyle güneyinden ilerlemeye başladı. 30
Haziran 1920'de Balıkesir'e girdi. Temmuz başlarında Bandırma, Kırkağaç
ve Soma işgal edildi. Bandırma'ya çıkan bir Yunan Tümeni
Karacabey-Kırmastı hattına kadar ilerledi. 56 ncı Türk Tümeni'nin
direnişine rağmen Yunanlılar 8 Temmuz 1920'de Bursa'ya girdi. Bu
sıralarda İzmir doğusunda 23 ncü Türk Tümeni ile çarpışan
Yunan kuvvetleri Alaşehir'i ele geçirip Eşme dolaylarına vardı.
Büyük Menderes vadisindeki 57 nci Tümen başarı sağlayamadığından
Nazilli düştü.
(3) Cephenin Bölünüşü:
Başkomutanlık emriyle 3 Kasım 1920'de Batı Cephesi ikiye bölündü.
Bu cepheler Albay İsmet (İNÖNÜ)'nün komuta ettiği "Batı
Cephesi" ile Albay Refet (BELE)'nin sorumluğundaki "Güney
Cephesi" idi. Bütün milis kuvvetleri, bu iki cephe komutanlığı
emrine verildi. Güney Cephesi Milis Komutanlarından Demirci Mehmet
Efe başlangıçta bu emre uyar göründü ise de, Çerkez Ethem'in
kışkırtması sonucu isyan etti.
Üzerine gönderilen birliklerin baskısı ile 30 Aralık'ta teslim
oldu. İç isyanların bastırılmasında büyük başarılar gösteren
Çerkez Ethem ise, Batı Cephesi Komutanlığı emrine girmek
istemiyordu. Emrindeki birliklerin eğitimsiz olması nedeniyle;
idare edilmeye ve kendi başına buyruk disiplinsiz hareketlerine göz
yumulmaya çalışılıyordu. Ancak, 29 Aralık 1920'de Çerkez
Ethem isyan etti ve Ankara ile irtibatını kesti.
Bu dönemde Türk Ordusu üç tümen ve bir süvari alayının eğitimini
yaptırarak cepheye göndermişti. 23 ncü ve 4 ncü Tümenler de kısmen
Batı Cephesi'ne katılmıştı.
(4) Doğu Cephesi:
21 Eylül 1920'de Ermeni kuvvetleri Doğu Anadolu'da hudutlarımıza
saldırmıştı. 28 Eylül'de ise Kazım Karabekir Paşa'ya bağlı
kuvvetler karşı taarruza geçti ve Ermenilere ağır darbeler
indirerek Kars, Sarıkamış ve Gümrü'yü geri aldı.
14 Kasım 1920'de Ermeniler ateşkes andlaşması istedi ve 21 Aralık
1920'de Gümrü Anlaşması imzalandı. Kurtuluş Savaşı'nda kazanılan
ilk başarı doğudaki bu galibiyet olmuştu. Milletin moralini yükselten
önemli bir etki yapmıştı. Ayrıca, Doğuda barış gerçekleştikten
sonra buradaki kuvvetlerin silah ve teçhazı ile birlikte büyük kısmını
Batı Cephesi'ne kaydırma imkanı doğmuştu.
(5) Batı Cephesi Hava Birlikleri:
Millî Savunma Bakanlığı 13 Haziran 1920 tarihli emri ile Konya Uçak
İstasyonu'nun Eskişehir'e naklini istemişti. 2 Temmuz 1920'de Batı
Cephesi Komutanlığı teşkil edilince henüz Eskişehir'e intikal
etmemiş olan 1 nci Uçak Bölüğü Cephe Komutanlığı emrine
verilmişti.
Batı Cephesi Emrindeki 1 nci Uçak Bölüğü (Ağustos-Aralık
1920)
1 nci Uçak Bölüğü 1920 yılının Ağustos ayında Eskişehir'de
faaliyete geçmişti.
Bölük Komutanları
Deniz Pilot Yüzbaşı Ahmet Nuri / Ağustos
Rasıt Yüzbaşı İsmail Hakkı
Rasıt Yüzbaşı Muhsin (ALPAGOT)
Pilotlar
Üsteğmen Hüseyin Avni (ARIKKÖK)
Üsteğmen Sabri
Sivil Hayrettin
Sivil Hasan Fehmi
Sivil Remzi
Sivil Fazıl
Sivil Vecihi (HÜRKUŞ) / Geçici olarak 2 nci Bölük'ten geldi.
Rasıtlar
Üsteğmen
Hasan Basri (BİLGİN)
Teğmen Sıtkı (TANMAN)
Teğmen
Yusuf Kenan
Teğmen
Celal (BAYRAKTAROĞLU)
Teğmen Süleyman Sırrı / Fotoğrafçı
Uçaklar
2
adet ALBATROS D-III / 31 Ağustos'ta kırıldı.
ALBATROS D-IV / Faal
PFALZ D-III / Faal
AEG
C-IV / Konya'ya gönderildi, kırım geçirdi.
2 adet RUMPLER C-VII / 30 Ağustos'ta kırım geçirdi.
DFW C-V / 29 Ağustos'ta kırım geçirdi.
(6) Batı Cephesi 1 nci Uçak Bölüğü'nün Harekatı (1920):
Konya Uçak İstasyonu'nda 1920 yılı Ağustos ayı ortalarına doğru
iki av ve iki keşif uçağı uçuşa hazırlanıyordu. Bu dört
uçak ile bir uçak bölüğünün kadrosu tamamlanmak üzere iken
Batı Cephesi Komutanlığının 22 Ağustos 1920 tarihli şifresi
ile bu yeni bölüğün Konya'dan trenle hemen Eskişehir'e hareketi
emredildi.
Eskişehir (Muttalip)'e henüz gelmiş bulunan 1 nci Uçak Bölüğü'nün
29 Ağustos 1920 gününden itibaren uçuşlara başlayacağı ve
bir yanlışlığa meydan verilmemesi için uçak tanıma işaretlerini
cephedeki birlik komutanlıklarına acele bildirilmesi amacıyla bir
emir yayınlandı.
Bölüğün Eskişehir'e gelişinden iki gün sonra yağan şiddetli
yağmurlar neticesi, uçakların yüzeylerinde bulunan Konya yapısı
emayitler ve tutkallar bozulmuş, açıkta park etmiş olan uçaklar
ile malzemeler de yağış sebebiyle hasar görmüştü.
29 Ağustos 1920'de Üsteğmen Avni (ARIKÖK) ile Rasıt Teğmen Sıtkı
(TANMAN) öğleden sonra DFW C-V tipi silahlı keşif uçağı ile
Bursa'ya beyanname atmak üzere görevlendirildiler. Uçak meydan üzerinde
150-200 metre yükseldikten sonra yağan yağmurlar sebebiyle ıslanan
gövde ve kanat bezleri hava tesiri ile yırtılıp ayrıldığından
uçuşa tesir etmiş, bunun neticesi meydana dönerek mecburi inişe
geçen uçak da ağır bir iniş sonucu kırılmış ve personel
kurtulmuştu. Kaza sonucu yaralanan Üsteğmen Avni (ARIKÖK) daha
sonra Yüzbaşı olarak malülen emekliye sevkedilmiş ve bir süre
Toprak Mahsülleri Ofisi'nde çalışmıştı.
30 Ağustos 1920 günü 1 nci ve 61 nci Tümenlerin Ümitalan Köyü,
Kolkal hattındaki düşmana karşı yapacakları harekat için hava
keşfi istendi. Keşif sonrası hazırlanacak raporun İnegöl'ün
doğusundaki tek bir bina olan gazhanenin avlusuna atılması 1 nci
Tümen Komutanı Hüseyin Rahmi tarafından istenmişti. 30 Ağustos
sabahı eldeki tek bir keşif uçağı olan RUMPLER C-VII havalandı.
Fakat Bozüyük İstasyonu üzerinde karbüratöre giden benzin
borusunun kırılması sonucu İnönü civarına mecburi iniş yapıldı.
Aynı gün saat 15.00'da Sivil Pilot Vecihi; ALBATROS av uçağı
ile Eskişehir - Bozüyük - Pazarcık - İnegöl bölgelerinin keşfini
yaptı.
31 Ağustos 1920 günü av uçaklarından biri Eskişehir üzerinde
uçuş yaptıktan sonra inişte pilotaj hatası sebebiyle kırıldı.
Üst üste gelen kazaların bakım-onarım hatalarından ileri geldiğine
hükmedilerek bakımların yapıldığı Konya Uçak İstasyon
Komutanı Deniz Pilot Yüzbaşı Ahmet Nuri görevinden alınarak
yerine Rasıt Yüzbaşı İsmail Hakkı atanmıştı.
Bu sıralarda Yunan uçakları ara sıra Eskişehir'e kadar
geliyorlardı. Bir seferinde Padişah ve Halife'nin dilinden yazılmış
beyannameleri attıkları da görülmüştü. Eskişehir'de av uçağı
ve av pilotu kalmadığından Batı Cephesi Komutanlığı
Afyon'daki 2 nci Uçak Bölüğü'nden pilotu ile birlikte bir av uçağının
Eskişehir'e gelmesini emretti. 2 nci Bölük Komutanlığı Sivil
Pilot Vecihi'yi görevlendirdi.
4 Eylül 1920 günü Batı Cephesi Kurmay Başkanı Kurmay Yarbay
Muzaffer (ERGÜDER) hava keşfi için 1 nci Uçak Bölüğü'ne şu
emri verdi.
x Uçuş, Eskişehir-Turgutlu-Yeniköy-Hamidiye-Emet hattı (dahil);
Eskişehir-Alanyurt demiryolu hattı (dahil), Koçak-Hacımahmut-Cevrail
(dahil); Gediz-Emet hattı (dahil bölgelerinde yapılacaktır.
x Görev:
-
Kütahya-Efendi Köprüsü-Gediz Yolu ile Gediz-Emet yolu üzerindeki
düşman harekatı, varsa kuvvet özellikleri,
-
Efendi Köprüsü etrafından halen duran düşman kıt'aları,
sınıf ve özellikleri,
- Hacıköy'den kuzeye giden yollar üzerinde düşman harekatı,
- Düşman kıt'aları görülen yerlere Rumca bildiri atılması.
x Görevi yapacak olan personel; Pilot Behçet, Salim, Rasıt
M. Sıtkı'dır.
Bu keşif görevine 5 Eylül 1920 günü bakım ve onarımı yeni
tamamlanmış olan RUMPLER C-VII uçağı gönderildi. Uçağın
motoru Alanyurt İstasyonu civarında Çetinkaya'daki engebeli arazi
üzerinde durdu. Uçak Alanyurt-Kütahya arasında ufak bir düzlüğe
inebilmiş ve trenle Eskişehir'e getirilmişti.
(7) Genelkurmay Başkanlığının Havacıları Suçlayan
Emri:
Genelkurmay
Başkanı İsmet Paşa (İNÖNÜ) 8 Eylül 1920 tarihinde Batı
Cephesi Komutanlığına havacıları çok ağır şekilde suçlayan
bir şifre gönderdi. Şifrede özetle; "Keşif yapamıyorlar,
düşman keşiflerini durduramıyorlar. Uçak ve otomobil benzinleri
arasında çok fark yoktur. O halde otomobil benzini kullanılmalı
ve uçuşlar mutlaka yapılmalıdır. Savaş süresince Alman uçucuları
faydalı olmuşlardır. Türk uçucular faydalı olamamışlardır.
Aralarında uçanlar vardır. Uçmaktan çekinenler esas sınıflarına
geri gönderilmelidir. Hiç uçan yoksa hava sınıfı lağvedilmelidir"
deniliyordu. Kısaca havacılar korkaklık ve beceriksizlikle suçlanıyordu.
Bu raporun Anadolu'ya geçen eski Hava Okulu idarecilerinden İstihkam
Binbaşı Veli Bey tarafından telkin edildiği iddia edilmişti. Yeşilköy'de
Hava Okulu Komutanlığı da yapan bu subay havacılar tarafından
hiç sevilmemiştir.
Cephe ihtiyacı ve durum bu şifreyi haklı gösterebilir, fakat
imkanlar dolayısıyla daha fazlasını yapmak mümkün değildi. Kırık
dökük durumdaki uçaklarla havalanmak bile havacılarımızın
cesaretini göstermekteydi. Batı Cephesi Komutan Vekili Tuğgeneral
Kazım bu şifreyi şu şekilde cevaplandırdı. "Benzin o
kadar azdır ki, çok önemli durumlarda uçaklar havalanmaktadır.
Emayit ihtiyacı çok hayati bir sorundur, mutlaka bulunup gönderilmelidir."
Konya'da yapılan alaşım kısmen başarılı olmuşsa da, içindeki
eksik maddeler sebebiyle kanat bezlerinin çürümesine sebep
oluyordu. Bu yüzden emayit ihtiyacının karşılanması için İstanbul'daki
gizli teşkilata emir verilerek, her ne pahasına olursa olsun
emayit bulunması ve Anadolu'ya gönderilmesi istendi. Doğudaki
bomba ve çivilerin de Batı Cephesine gönderilmesi emredildi.
Ekim 1920'de Konya'da başlayan Bozkır isyanını bastırmak amacıyla
trenle gönderilen keşif uçağı deneme uçuşu sırasında kırıldı.
1920 yılında 1 nci Uçak Bölüğünün başarılı bir faaliyeti
olmamıştı.
(8) Uçak Benzini:
Yurt sathında bulunamayan benzin Rusya ve kısmen de İtalya'dan sağlanıyordu.
68 oktanlı olan benzin uçak bölüklerine arabalarla veya hayvan sırtında
ulaştırılıyordu.
(9)
Batı Cephesi'nde 2 nci Uçak Bölüğünün Harekatı (1920):
2 nci Uçak Bölüğü Temmuz 1920 sonunda üç av uçağı ile
Uşak'ta göreve başladı. Bölük uçaklarına Yüzbaşı Fazıl'ın
isteği ile uçak gövdesinin her iki yanına; Pencelerinde
bomba taşıyan uçar vaziyette birer Kartal resmi çizilmişti. Uçak
gövdesindeki Kartal resimleri sebebiyle bu birliğe "Kartal Müfrezesi"
adı verilmişti. Bu birlik Türk Hava Kuvvetleri'nde amblem
kullanan ilk uçuş birliği olmuştu.
2 nci Uçak Bölüğünün Personel ve Uçak Durumu
Bölük Komutanı
Pilot Yüzbaşı Fazıl
Pilotlar
Teğmen Halil (ZİVER)
Sivil Vecihi (HÜRKUŞ)
Sivil Behçet
Sivil Hayrettin
Rasıtlar
Yüzbaşı M. Nuri
Yüzbaşı Sırrı
Üsteğmen Sabri (BİLGİN)
Üsteğmen
Hamdi (ÇAYPINAR)
Teğmen Bahattin
Teğmen
Osman Nuri (BAYKAL)
Teğmen Ömer Avni (OKAR)
Uçaklar
ALBATROS D-III 2 adet (1 adedi Eylül 1920'de 1
nci Bölüğe gönderildi.)
PFALZ D-III
1 adet (Adı: Güzel Bursa)
AEG C-IV/Keşif 1 adet (Uşak'ta yakıldı)
AVRO 504 1
adet (Adı: Ganimet)
(10) Batı Cephesi 2 nci Uçak Bölüğünün (Kartal Müfrezesi)
Harekatı (1920):
ALBATROS D-III ve PFALZ D-III'den kurulu 2 nci Uçak Bölüğü
Yüzbaşı Fazıl'ın komutasında Temmuz 1920 sonunda Uşak Bölgesi'ne
intikal etti. Bölüğün uçucuları yetenekli ve tecrübeli
pilotlardı. Fakat pilotlar; Halil ve Vecihi Ekim 1918'den beri (1 yıl,
9 ay gibi uzunca bir süre) uçmamışlardı.
Müfrezenin Uşak'ta yerleşmesinden iki hafta sonra, Konya'da onarımı
tamamlanan bir adet AEG C-IV keşif uçağı daha müfrezeye katıldı.
Kartal Müfrezesi, 23 ncü Tümen emrine verildi. Tümen Komutanı
Albay İzzettin Haziran 1920'de Yunanlılar Salihli, Alaşehir ve
Kula'yı aldıktan sonra Demirci ve Simav yönünde ilerlemeye başlamıştı.
Çerkez Ethem'in birinci seyyar kuvvetleri Simav ve Demirci'yi
Yunanlılardan kurtardı. Düşman yeni takviyeler alarak Ağustos
ayında seyyar kuvvetlere karşı harekata geçti.
(11) Kurtuluş Savaşı'nın İlk Uçuşu:
2 nci Uçak Bölüğü (Kartal Müfrezesi) muharebe görevine
Sivil Pilot Vecihi'nin 15 Ağustos'ta Kula - Alaşehir yöresini keşfiyle
başladı. Vecihi kısa bir süre içinde, 13 sorti daha yaparak 20
saatlik muharebe uçuşunu tamamladı. Bu süre günümüzdeki harbe
hazırlık gibi, pilotun yeterli muharebe uçuş tecrübesi için
bir ölçü idi. Alaşehir, Elvanlar, Demirci, Simav bölgeleri
havadan keşfedildi. Demirci bölgesindeki muharebelerde alçak
irtifadan düşmana makineli tüfek ile taarruz edildi. 20 Ağustos
1920'de Halil ve Vecihi iki bir kol halinde Simav yöresinin keşfini
yaptılar. Aynı gün saat 18.00'da keşfe çıkan Vecihi, Demirci bölgesinde
düşman karargahını gördü ve bombaladı. Yunan Generali Neder,
Kurtuluş Savaşı hatıralarında bu olayı şöyle anlatmıştı.
"Aynı gün saat 10.15'te iki bin Türk askeri Demirci'deki bölüklerimize
taarruz etti. Cepheyi yarmak istiyorlardı. Simav yönünden gelen
bir Türk uçağı Demirci'de bulunan birliği ve birliğin yedek
kuvvetlerini bombaladı."
O günlerin bombardıman görevlerinde kullanılan av uçakları
pilot yerinin hemen sağ ve sol dış kenarlarına herbirinde 10
kilogramlık bomba bulunan iki bomba taşıyacak şekilde tadil
edilmişti. Bu tertibat basit iki yaylı çemberden ibaret olup, bu
çemberler uçağın gövdesine tesbit edilmişti. Pilot bu
tertibata bağlı kolu çekince çemberlerdeki emniyet pimleri çıkıyor,
bomba serbest kalıyordu. Av uçakları o devirde keşif uçaklarından
daha yüksek performansta idiler. Av uçaklarının görevi düşman
keşiflerine mani olmak, kendi keşif uçaklarımızı ve
kendilerini düşman av uçaklarından korumaktı. Yapılan tadilat
av uçaklarını rol bakımından günümüzün av/bombardıman tipi
uçakları seviyesine çıkarmıştı.
21 Ağustos 1920'de Pilot Yüzbaşı Fazıl ve Sivil Pilot Vecihi av
uçakları ile Demirci bölgesi üzerinde uçarak muharebe sahasında
Yunan kuvvetlerini bomba ve makinalı tüfek ateşine tuttular. Uşak'ın
Yunan kuvvetlerinin eline geçmesinden birkaç gün önce AEG C-IV
tipi keşif uçağı bölgeye gelmişti. Uçak, uçuşa hazırlandığı
sırada Yunan kuvvetlerinin hızla ilerlediği görüldü. Uçağın
düşmanın eline geçmesini önlemek amacıyla bu uçak yakılmıştı.
29 Ağustos 1920'de Uşak düşman eline geçmiş, Kartal Müfrezesi
Afyon'a çekilmişti.
Kartal Müfrezesi 12 nci Kolordu emrinde Uşak - Gediz bölgesinin
keşfi için sürekli olarak uçuşlarına devam etti. Bölüğün,
4 Eylül 1920 tarihinde 12 nci Kolordu Komutanlığı kanalı ile
Batı Cephesi Komutanlığı'ndan istediği bir aylık yakıt ve
malzeme isteği şöyleydi.
- 5 ton uçak benzini, 500 kilogram motor yağı, 20 kilogram gres
yağı ve 20 kilogram emayit.
Afyon'a çekilen Kartal Müfrezesi bundan sonra 2 nci Uçak Bölüğü
olarak adlandırılmıştı. Eylül 1920'de Vecihi'nin (HÜRKUŞ)
İstanbul'da bulunan yakınları İstanbul Hükümeti'nin rahat
vermemesi nedeniyle Eskişehir'e kaçmak zorunda kalmışlardı.
ALBATROS D-III ile Eskişehir'e giden Vecihi 2 nci Uçak Bölüğünden
ayrılıp Batı Cephesi Komutanının oluru ile 1 nci Uçak Bölüğüne
katıldı. (sayfa 51'deki resim)
Zaman, zaman İngiliz ve Fransız uçakları gelip padişah ve şeyhülislamın
fetvalarını atıyorlardı.
Bu sıralarda yolunu şaşırdığı
için yakıtı biten AVRO 504 tipi İngiliz yapısı 80 beygir motor
gücündeki bir Yunan keşif uçağı, Çine'ye mecburi iniş yaptı,
mürettebatı esir edilerek uçak ele geçirildi. 2 nci Uçak Bölük
Komutanı Yüzbaşı Fazıl bir makinistle Çine'ye gitti. Uçağı
uçuşa hazırladıktan sonra Afyon'a getirdi. Ganimet adı verilen
uçak uçuş tavanı düşük olduğundan muharebe uçuşlarına
elverişli değildi. Eğitim, irtibat görevlerinde bir süre kullanıldı.
Bu arada bir de kırım geçirdi. (sayfa 52'deki resim)
|