(12)
30 Ağustos 1922, Başkomutan Muharebesi:
(a)
4 ncü, 6 ncı Kolorduların Adatepe'ye taarruzları ve kesim sonuçlu
muharebeleri:
Kolorduların
taarruz hazırlıkları:
29 Ağustos 1922 akşam raporları Batı Cephesi'ne gece yarısından
sonra gelmişti.
Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Paşa, Genelkurmay Başkanı Fevzi Paşa
ve Batı Cephesi Komutanı İsmet Paşa beraberce durumu inceleyip
tartıştılar. Yunan ordusunun büyük kısmı kuzey, doğu, güney
ve güney-batıdan kuşatılmıştı. Tasarladıkları sonuç alınmak
üzereydi. Taarruza şiddetle devama ve durmadan takibe karar
verdiler.
Batı Cephesi Komutanı 30 Ağustos 1922 saat 06.00'da ordulara şu
emri verdi:
1
nci, 2 nci Ordu Komutanlıklarına
"1. Ordulardan alınan bilgilere göre düşmanın en az
iki tümen tahmin olunan bir kuvveti Kozluca tepeleri - Hamurköy güneyi
- Aslıhanlar mıntıkasında
güneye cephe almış olarak 1 nci Ordu birlikleriyle muharebe
halinde ve kuzeyden ilerlemekte olan 2 nci Ordu birlikleriyle
muharebe temasındadır. Toklusivrisi'nden Kaplangı'ya doğru iki tümenimiz düşmanın çekilme
yoluna ilerlemektedir. Genellikle düşman kuvvetleri bin an önce
kaçıp kurtulmaya çalışmaktadır. Cephe Komutanlığının tahminine göre düşman
için açık görünen Çalköy - Kızıltaş deresi yolu her nevi düşman
kuvvetleri ve enkazı ile dolu olacaktır. 3 ncü Süvari Tümeni Uşak'ın batısınrda
Ulubey civarında demiryolu ulaştırmasını kesmiştir.
2. Orduların görevi: Aslıhanlar meydan muharebesinin her
iki ordu tarafından bütün kuvvetleriyle süratle sonuçlandırılması
ve Dumhupınar'ın
süratle düşürülerek düşman çekilme yollarının tamamen
kesilmesi ve İzmir doğrultusunda takibin aralıksız devamı ile
kurtulmuş olması umulan dağınık
düşman kollarının da durmaksızın muharebeye ve bu suretle
kamilen teslim olmaya zorlanmasıdır. Günlerden beri gece gündüz
muharebe eden birliklerimizin durmaksızın ve dinlenmeksizin harekata devamı
istenmektedir.
3. Mürettep Süvari Tümeni ile Kütahya'nın işgali ve
oradan İnönü'ye yürütülmesiyle Eskişehir istikameti en iyi keşif
ve temin edilmiş olur. 5 nci Kolordunun, Aslıhanlar meydan muharebesinin sonuçlandırılmasından
sonra durmaksızın ve dinlenmeksizin Kızıltaş deresinden Uşak'a
yöneltilmesi kararlaştırılmıştır.
4. Bu direktif 30 Ağustos 1922 saat 06.30'da 1 nci, 2 nci
Ordulara yazıldı."
Batı
Cephesi Komutanı İsmet
Durum çok önemli olduğundan ve çabukluk istediğinden yalnız bu
emirle yetinmeye kanısı olmayan Başkomutan, Genelkurmay Başkanından:
"Altıntaş
bölgesinden hareket eden 2 nci Ordunun ve daha batısından yürüyecek
5 nci Süvari Kolordusunun yanlarına giderek kararlaştırılan
hareketleri düzenlemesini"
rica etti. Kendisi de bu taarruzu güneyden yapacak olan 4 ncü
Kolordunun hareketlerini izlemek üzere 1 nci Ordu Karargahına
gitti. Batı Cephesi Komutanı Afyon'da karargahta kalarak genel
durumu idare edecekti.
Burada da, ATATÜRK'ün, kendi hayatını düşünmeksizin en ilerde
kesin sonuç yerinde bulunmak suretiyle verdiği emirlerin doğru
olarak yapıldığından emin olmasının, O'nun başarı sırlarından
biri olduğu görülmektedir. Arıburnu, Anafartalar, Sakarya ve
Afyon'da olduğu gibi Aslıhanlar muharebesinde de O'nu en ilerde ve
kesin sonuç yerinde görürüz. ATATÜRK'ün her zaman tekrarladığı
prensip; "Önemli
kararların tatbik ve icrasını başkalarının ellerine ve tesadüfe
bırakamayız." idi.-
1 nci Ordu birlikleri 29/30 Ağustos 1922 gecesi taarruz ve takip
muharebelerine devam etti. Batı Cephesinin direktifini alan Ordu
Komutanı başka bir emir vermeye lüzum görmedi. Bütün şiddetiyle
taarruza devam karar ve emrini önceden vermiş bulunuyordu.
(b) 4 ncü Kolordunun Taarruz Hazırlıkları:
Bütün gece muharebe eden 4 ncü Kolordu birlikleri ortalık ağarırken,
30 Ağustos 1922 sabahı şu durumda idiler:
11 nci Tümen:
127 nci Alayı ve hücum taburu ile Hamurköy'ün bir
kilometre güneyindeki sırtlarda, 70 nci Alayı Küçükköy
istasyonu civarında, 126 ncı Alayı Başkimse'de toplu bir halde.
12 nci Tümen:
34 ncü, 36 ncı Alayları ile Hamurköy'ün bir kilometre güney sırtlarında
ve 127 nci Alayın batısında, 35 nci Alay Başkimse'de toplu bir
halde.
3 ncü Kafkas Tümeni:
Üç alayı ile Selkisaray kuzey-batı sırtlarında mevzide, hücum
taburu yedekte, 5 nci Kafkas Tümeninden emrine gelen 9 ncu Alay da
Selkisaray civarında yedekte.
5 nci Kafkas Tümeni.
3 ncü Kafkas Tümeni emrine gönderilen 9 ncu Alay hariç; Küçükköy'de
kolordu yedeği, 4 ncü Kolordu karargahı Küçükköy'de.
4 ncü Kolordu Komutanı ortalık ağarırken Bakırcıktepe'ye çıktı.
Yaptığı gözetlemedee Çal dolaylarında Yunanlıların şaşkın
bir durumda sağa sola gidip geldiklerini, bir kısmının
Adatepe'ye çıktığını, Çal doğusunda da Hamurköy'e ve güneye
karşı cephe aldıklarını gördü, bütün kolordu cephesinde sükunet
vardı. Yalnız 12 nci Tümen Türk kesiminde tek tük ateşler
oluyordu.
4 ncü Kolordu Komutanı 30 Ağustos 1922 saat 07.15'de 1 nci Ordu
Komutanına verdiği raporda:
"Düşman, büyük kısmı ile geceyi Çalköy ve Adatepe bölgesinde
geçirmiş ve bu sabah Çalköy'ü yakarak batıya ve Adatepe doğu
eteklerinden Dumlupınar doğrultusuna yürüyüşe başlamıştır.
Artçıların henüz Çal doğu sırtlarında bulunduğunu, düşmanın
Altıntaş'dan gelen adi yolu takibe çalıştığını, yürüyüş
kollarının etkili topçu ateşimiz altında bulunduğunu, 4 ncü
Kolordunun batı yanındaki 1 nci Kolordunun 23 ncü Tümeninin
Arpagediği doğrultusuna ilerleyerek düşman çekilme yolunu
kesmesi ve bu tümen takviye edilerek bugün kesin zaferin kazanılacağının
kabil olduğunu" bildirdi. 11 nci Tümeni Küçükköy'le Bakırcık
tepeleri arasında topladı. Hamurköy cephesinde yalnız 12 nci Tümeni
bıraktı. Bu tümen, geceden Hamurköy güney sırtlarına yanaşmış,
alaylarını düzenlemekle meşgul oluyordu. Saat 10.00'da hücum
taburunu Hamurköy kuzey sırtlarındaki düşman artçılarına
taarruz ettirerek Yunanlıları attı. Yunanlılar Çal doğrultusunda
çekildiler. 12 nci Tugay Komutanı 35 nci Alay ve bir dağ bataryası
ile Başkimse'den hareket ederek saat 08.00'da Hamurköy'ün iki
kilometre güneyinde tümene katıldı.
5 nci Kafkas Tümeni saat 08.00'de Küçükköy'den hareket
ettirilerek Arpalı dolaylarına yanaştırıldı.
3 ncü Kafkas Tümeni, cephesindeki Yunan birlikleri sabaha karşı
Çal'a çekildiklerinden, ilerlemeye başladı. Saat 11.30'da 8 nci
Alayı ile Zafertepe'yi, 7 nci Alayı ile doğusundaki Kızılkaya
tepesini işgal etti. 11 nci Alayını geride yedekte bulundurdu.
1 nci Kolordunun 23 ncü Tümeni; 29/30 Ağustos 1922 gecesi 69 ncu
Alayın, 3 ncü Taburunu Aslıhanlar güneyindeki 1237 rakımlı
tepede mevzide bırakarak Soğukpınar'a tümen yedeğine gelmişti.
Tümen hücum taburu Küçük Aslıhanlar batısında kuzeye karşı
mevzide, süvari bölüğü Büyük Aslıhanlar ve kuzey-batı
dolaylarında keşifteydi. 68 nci Alay Arpagediği'ndeki Plastras Müfrezisiyle
(5/52 nci Evzon Alayı) muharebe ediyordu. 31 nci Alay, tümen yedeğinde
bulunuyordu.
30 Ağustos 1922 saat 01.00'de Yunanlılar General Trikopis'in
raporuna göre 12 nci Tümen birlikleri Dumlupınar yolunu açmak için
69 ncu Alayın 3 ncü Taburuna taarruz ettilerse de geri atıldılar.
Büyük Yunan birlikleri Aslıhanlar kuzeyinde toplanıyor, boru
sesleri ve fazla gürültüler işitiliyordu. Bu durum üzerine 69
ncu Alay, mevzideki 3 ncü Taburunu 2 nci Taburu ile takviye etti.
Saat 04.00'da Yunanlıların 5 nci Tümeni bu alaya tekrar taarruz
ettiyse de şiddetle karşı konularak geri atıldılar. Biraz sonra
ortalık ağarınca 69 ncu Alay karşısından çekilen Yunanlıların
tamamen ovaya dökülmüş bulundukları görülüyordu. Selkisaray
kesiminde de (3 ncü Kafkas Tümeni karşısından) Yunanlıların
Çal doğrultusunda çekilmekte oldukları gözetleniyordu. Dar bir
bölgeye sıkışan Yunan birlikleri, geceden ileri yanaştırılan
23 ncü Tümenin sahra ve kudretli bataryaları ve emrindeki 150
milimetrelik obüs bataryasıyla şiddetli ve pek etkili ateş altına
alındığından ovada çekilenler daha fazla karışıyor ve her
tarafa dağılıp kaçışıyorlardı. Batıya giden 30 kadar
motorlu araç ve birçok yüklü arabalar yollarda kalmıştı. Koşumu
kesen, yükleri atan Yunan erleri hayvanlara binip kaçıyorlardı.
Adatepe'de savunma düzeni almaya yeltenenler de etkili topçu ateşi
altındaydılar. Yunan Ordusunun büyük kısmı (beş tümen)
Adatepe bölgesinde ateş tutmayan yerlere sığınıp korunmaya çalışıyordu.
Yalnız 5 nci Yunan Tümeninin bir alay kadar kuvveti her şeyini bırakarak
Ağaçköy - Keçiler yolu ile dağınık ve düzensiz bir surette Kızıltaş
vadisine çekilebildi. Tümen yedeğindeki 31 nci Alay, Büyük Aslıhanlar'la
Ağaçköy arasına gönderildiyse de kaçanları karşılayamadı.
5 nci Yunan Tümeninin geri kalan kısmı Adatepe'den çekildi.
23 ncü Tümen Komutanının 1 nci Kolordu Komutanına saat 06.30'da
yazdığı rapor (aynen):
"Düşmanın iki tümenlik bir kuvveti toplanmışken obüs ve
sahra bataryalarımızın ateşleriyle perişan bir surette ovaya dağıldı.
Atlı subayların kaçması ve otomobillerin karma karışık olması
velhasıl bir bozgun manzarasının zat-ı âli-i kumandanileri
tarafından temaşa buyrulmamasından müteessirim. Şiddetle takip
ediyorum. Arpagediği sırtlarında önlerine çıkacağım. Ateş
tesiriyle kuzeye Adatepe'ye kaçıyorlar."
Tümen komutanı raporu yazdıktan sonra, Arpgagediği'ne taarruz
eden 68 nci Alayın yanına gitti. 68 nci Alay 30 Ağustos 1922 saat
03.00'de gediğin güney-doğu sırtlarını işgal etmiş, fakat
arazinin çok sarp oluşu ve uykusuzluk alayı çok yorduğundan bir
az istirahatten sonra gediğin en yüksek noktasına saat 06.00'dan
itibaren taarruza başlamıştı. Tümen komutanı gediğin bir an
önce ele geçirilmesine önem veriyordu. Durumu saat 07.00'da 1 nci
Kolordu Komutanına bildirdi.
Alay taarruz ederken batı kanadına Yunanlılar iki piyade bölüğü
ve bir miktar süvari ile karşı taarruza geçtilerse de çabuk atıldılar.
Ovaya dökülen 5 nci Yunan Tümeninden bir kısım kuvvet de Ağaçköy'den
gediğe çıkan patikadan alayın sağ yanına ilerlediyse de tekrar
ovaya atıldı. Gediğin en yüksek noktaları ele geçirildi. Yunan
Evzon Alayı artçı muharebeleri yaparak Yüylük doğrultusuna çekildi.
68 nci Alay Komutanı, gedik batısında bir tabur bırakarak alayını
gedikte topladı.
Tümen Komutanı Adatepe'ye taarruzu tasarladığı için yedeğindeki
31 nci Alay ve Soğukpınar'a getirttiği 69 ncu Alayın iki taburu
ile beş taburluk bir kuvvut toplamışsa da bu kuvvetin yeterli
olamayacağını, özellikle fazla yorgunluğu ve topların
cephanesizliği (150 mm.lik bataryanın 200 mermisinin hepsi
sarfedilmiş, diğer bataryalarda da pek az mermi kalmıştı) yüzünden
taarruzdan vazgeçmiş, Kolordu Komutanından birlik yardımı ve
cephane istemişti.
Saat 10.00 olmuştu. Yağmur başlamış, ortalığı sis kaplamıştı.
Bu hava saat 15.00'e kadar devam etti. Gözetleme güçleşti Yunanlılarda
bu zaman içinde Adatepe'de savunma düzeni almayı başardılar ve
bataryaları tümen mevzilerine ateş açtılar.
1 nci Kolordu Komutanı 23 ncü Tümenin muharebeleriyle pek
ilgilenmemiş ve Kurmay Başkanını tümene göndermişti. Ancak, Tümen
Komutanı yardım isteğine dair kolordudan cevap alamadığından
kendisi, Dumlupınar istasyonunda bulunan kolordu komutanına
giderek yardım isteğini tekrarlayıp durumu anlatmış ise de tümeninin
4 ncü Kolordu emrine verildiğini öğrenmiş ve bu durumda 1 nci
Kolordudan yardım edilmesinin kabul olamayacağını anlamıştı.
4 ncü Kolordu Komutanı ise tümenin 30 Ağustos 1922 sabah
durumunu henüz bilmiyordu.
Kolordulardan sabah raporlarını ve Batı Cephesi'nin emrini alan 1
nci Ordu Komutanı saat 09.25'de Akçaşehir'den 4 ncü Kolorduya şu
emri verdi:
"1 nci Kolordunun 23 Tümeni cephesinde görülen ve iki tümen
tahmin edilen düşman kuvveti pek perişan bir surette Aslıhanlar'dan
kuzey-batıya atılmıştır. Düşman, yüklerini bırakarak ve
hayvanlara binerek Kızıltaş deresi doğrultusunda kaçmaktadır.
23 ncü Tümenin şiddetle takip ederek Kızıltaş boğazı girişini
kapamasını 1 nci Kolorduya emrettim. 4 ncü Kolordu, 23 ncü Tümen
doğrultusuna bir tümen yürüterek o kesimdeki düşmanın kamilen
esir edilmesini çalışacaktır. Hamurköy kuzey sırtlarında
toplandığını 4 ncü Kolordunun bildirdiği düşmana daha
kolordunun şiddetle taarruz etmesini isterim. Bu son durum hakkında
bilgi bekliyorum. Kızıltaş boğazı girişini 4 ncü Kolordu
teslim alarak 23 ncü Tümeni bugün serbest bırakmaya gayret
etmelidir."
1 nci Kolordu Komutanı, sabah raporunda, Banaz doğrultusunda takip
için 23 ncü Tümeni çekmek istediğini teklif etmiş, fakat ordu
komutanı bunu uygun görmeyerek tümenin, bulunduğu bölgeden şiddetle
taarruza devam etmesini ve Kızıltaş vadisini kapamasını istemişti.
Saat 10.00'da Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Paşa Akçaşehir'deki
1 nci Ordu Karargahına geldi. Ordunun hareketlerini yakından
izlemeye koyuldu.
Bu sırada, 9 ncu Yunan Tümen karargahından esir edilen bir subayın
ifadesine göre; Hamurköy - Çal - Dumlupınar doğrultusuna yürüyen
ve devamlı taarruz ve takibe uğrayan Yunan kuvvetinin 5 nci, 12
nci, 9 ncu, 13 ncü Tümenlerle 4 ncü Tümenin artıklarından
ibaret olduğu, 1 nci ve 2 nci Kolordu komutan ve karargahlarının
da beraber bulunduğu, 1 nci ve 7 nci Tümenlerin daha önce Dumlupınar
ve oradan Uşak doğrultusuna çekildikleri öğrenildi.
Bu bilgiyi alan ordu komutanı, hemen telefonla 4 ncü Kolordu
Komutanına: "Yunanlıların iki kolordu komutanının da, gördüğünüz
yürülüş kolu içerisinde olduklarını, Hamurköy - Çalköy -
Adatepe hattına hızla ve şiddetle taarruz edilmesini ve bunların
kaçıp kurtulmalarına meydan verilmemesini" emretti. 4 ncü
Kolordu Komutanı da şu emrini yaydı:
"Dün cephemizde muharebe eden düşman, tarafımızdan yapılan
taarruzlar üzerine Çal doğrultusuna çekilmeye mecbur olmuştur.
Hamurköy küzeyinde birkaç top ve bir miktar piyadesi 12 nci Tümenimiz
karşısında bulunmaktadır. Çal doğrultusuna çekilen düşman
Hamurköy'ü yakmış ve bir artçı bırakarak batıya, Adatepe
eteklerinden şosenin batısındaki adi yollar Dumlupınar doğrultusuna
gitmektedir. 1 nci Kolordu Dumlupınar mevzilerini işgal etmiş ve
ilerleme emrini almıştır. 3 ncü Süvari Tümeni Ulubey'i işgal
etmiştir. 6 ncı Kolordu Resulbaba kuzeyinden Hamurköy doğrultusuna
ilerlemektedir. Kolordumuz -neye mal olursa olsun- düşmanın çekilme
doğrultusunu kesmek üzere takip ve taarruzla perişan edecektir. Tümenler
şimdiye kadar bu görevi savunarak yapmışlar ve müessir olmamışlardır.
Tümenler saat 14.00'de aşağıda yazılı doğrultulara taarruz
edeceklerdir:
12 nci Tümen; Hamurköy kuzeyi ile Çal (hariç) arasındaki hattı
taarruz edecek ve Dereçiftliği - Akpirim tepesi - Kırkpınar
(Akpirim tepesinin batısında) hattına karşı keşif yaptırarak
bu civardaki birliklerle irtibata çalışılacaktır.
11 nci Tümen; 12 nci Tümenin batısında Çal doğrultusunda
taarruz edecektir.
5 nci Tümen; Selkisaray üzerinden Adatepe doğusuna.
3 ncü Tümen; Bostancı harabesi üzerinden (Çekillitepe), Camiliören
(Büyük Aslıhanlar köyünün hemen güney batısındaki tepe) güneyindeki
sırtlardan Adatepe'ye taarruz edecektir.
Kolordu Selkisaray'da bir santral açacak, tümenler kendilerini
buraya bağlayacaktır.
Kolordu gözetleme yeri Bakırcık sırtı ile Arpalı arasındaki
tepede bulunacaktır."
Kolordu komutanı, birliklerin çoğu birinci hattı ve oldukça karışık
ve çok yorgun olduklarını bildiğinden bunların düzenlenmesi ve
yeni bölgelerinde tertiplenmeleri için taarruz saatini 14.00
olarak tespit etmişti. Bu saate kadar dahi emredilen düzenin alınamıyacağını
hesap eden Kolordu Komutanı -Ordu Komutanının telefonla
"derhal harekata başlaması" isteğine rağmen- taarruz
saatini 15.00'e çıkardı. Aşağıda görülecektir ki bu saat
dahi az gelmiştir. Tümenlerin bütün gayretlerini harcamalarına
rağmen, birinci hatta yayılmış birliklerini gerilerde toplayıp
diğer bir kesime giderek taarruz düzeni almasına istenilen zaman
yetmemiş ancak saat 17.00'de taarruza başlayabilmişlerdir.
Saat 10.30'da Ordu Komutanı 23 ncü Tümeni de 4 ncü Kolordu
emrine verdi. Ancak, Kolordu Komutanı bu tümenin durumunu bilmediğinden
3 ncü Kafkas Tümenini 23 ncü Tümen bölgesinden taarruza
sevketmekteydi. 23 ncü Tümenin durumunu öğrenmek üzere bir
kurmay subayı, özeti aşağıda yazılı emirle beraber tümeni
bulup temas sağlamakla görevlendirdi:
"23 ncü Tümen Elmacık alanı - Arpagediği yüksek noktalarına
dayanarak Kızıltaş deresi genel doğrultusunda düşmanın yan ve
gerilerine etkili olacak, özellikle Dumlupınar'a giden şose ve
araba yoluyla Arpagediği'nden Dumlupınar'a giden yollardan düşmanı
faydalandırmayacaktır. Şimdiki durumunuzu bildiriniz. Ben öğleden
sonra Bakırcık'la Arpalı arasındaki sırttayım. Cephanenizi Düzağaç'tan
ikmal ediniz."
Giden kurmay subay 23 ncü Tümeni bulamadığından emri
bildirememiş, bir suretini, o tarafa gidecek olan 3 ncü Kafkas Tümenine
bırakarak geri gelmişti.
Kolordu emrine göre tümenlerin taarruz bölgelerine yanaşmaları
ve taarruz hazırlıkları:
12 nci Tümen: Kolordu emri saat 12.00'da tümene geldi. Bu emirde
istenilen hedefe tümen daha önce varmış ve hücum taburu ile
Hamurköy kuzey sırtlarını işgal etmiş ve süvari bölüğü de
Çirlek doğrultusuna keşfe gönderilmişti. Saat 15.00'de 35 nci
Alay Hamurköy kuzey sırtlarına, hücum taburunun batısına gönderilerek
bu sırtlar işgal ettirildi. Karşılarında düşman yoktu. Bir
kilometre ileriye ve Çal doğrultusuna emniyet birlikleri sürüldü.
34 ncü ve 36 ncı Alaylarla topçu taburu, sıhhiye ve istihkam bölükleri,
muhabere takımı Hamurköy batısında toplandılar. Hücum taburu
kuzeyden gelen 17 nci Tümenle irtibat yapmış bulunuyordu. Tümen
saat 17.00'ye kadar bu durumda kaldı.
11 nci Tümen: Tümen Komutanı, Kolordunun 12 nci Tümenin batısından
Çal doğrultusuna taarruz emrini öğleyin aldı ve Selkisaray'ın
iki kilometre doğusundan Çal doğrultusuna hareket etti.
Birliklerini saat 14.00'de Zafertepe gerisine yanaştırdı. 70 nci
Alay taarruz mevziine girerken tümen topçusu Zafertepe doğu ve güney-doğusunda
mevzilenerek Çal batısı ve Adatepe bölgesindeki Yunan
topluluklarına ateş açtı.
5 nci Kafkas Tümeni: Saat 12.20'de kolordudan taarruz emrini alınca
tümeni Selkisaray batısına yanaştırdı. Kendisi önden,
Selkisaray'ın iki kilometre batısındaki 3 ncü Kafkas Tümeninin
gözetleme yerine giderek durumu öğrendi. Çalköy'ün hemen güneyindeki
tepecikte bulunan Yunan artçıları 3 ncü Tümenin 8 nci Alayı
ile muharebe etmekteydi. Adatepe'de karışık büyük Yunan
birlikleri görülüyor ve bir bataryası ateş ediyordu. Tümen
komutanı, Selkisaray'ın hemen kuzeyindeki tepe gerisinde toplu
duran 9 ncu Alayını kendi emrine aldı. Bu sırada 3 ncü Tümen
de birliklerini Çırçırtepe gerisine toplamaya başlamıştı. Tümen
komutanı 9 ncu Alayın bir taburunu Örentepe'ye gönderdi. Taarruz
saati gelmesine rağmen tümenin büyük kısmı henüz ortada
yoktu. Saat 15.50'de 10 ncu Alay yetişti ve hemen Demircitepe'ye
yanaştırıldı. 9 ncu Alayı da Örentepe'ye yaklaştırarak Çalköy
güney-batısında Berberçam'daki Yunan ileri mevziine taarruz edip
attıktan sonra Adatepe bölgesindeki 1128 rakımlı tepe ve batısına
uzanan sırtın ele geçirilmesi görevini verdi. Hücum taburundan
da, 9 ncu Alayın batısından ilerleyerek 1128 rakımlı tepe ile Küçük
Adatepe (Nasuhtepe) arasındaki gediği ele geçirmesini istedi.
Demircitepe'ye yanaşan 10 ncu Alayın bir taburunu Cıbırtepe'ye gönderdi,
o kesimde bulunan 23 ncü Tümenin 69 ncu Alayının taburunu değiştirdi
ve taburu kendi tümenine daha batıya gönderdi. 10 ncu Alayı da Cıbırtepe
- Küçük Aslıhanlar kesiminden Nasuhtepe'nin ele geçirilmesi görevini
verdi. 13 ncü Alay tümen ihtiyatı olarak Bostanlı harabesine
yanaştırdı. Çırçırtepe - Demircitepe - Bostanlı harabesi
dolaylarında mevzie girmekte olan tümen topçusundan başka tümen
emrine verilen kolordu topçu taburu da (105 mm.lik iki dağ obüs
toplu iki batarya) Selkisaray batı sırtlarında mevzileniyordu. Tümen
komutanı bir sahra bataryasını 9 ncu Alay, bir dağ bataryasıyla
kolordu topçusunun hücum taburu, bir sahra bataryasını da 10 ncu
Alay hedeflerini ateş altına almak için görevlendirdi. Topçular,
mevzilerine girerek hazırlıklarını tamamlayıp saat 17.00'de ateş
tanzimine başladılar.
30 Ağustos 1922 sabahı Arpalı köyüne varan 25 nci Ağır Topçu
Alayı saat 17.00'de 5 nci Kafkas Tümeni kesimine gelerek
Selkisaray batısı Çırçır tepe ile demiryolu arasında
mevzilendi ve ateş tanzimine başladı. Ağır topçu alayının
iki toplu 125 mm.lik İngiliz, üç toplu 150 mm.lik Krup, dört
toplu 75 mm.lik sahra bataryalarına (dokuz top) 9 ncu Alayın
hedefleri; üç toplu 150 mm.lik Skoda ve iki toplu 105 mm.lik dağ
obüs bataryalarına (beş top) da 10 ncu Alayın hedefleri verilmişti.
Saat 17.30'da topçu ateşlerinin etki ve hızı son hadde çıkmıştı.
Adatepe'deki Yunan topçusu tamamen susturuldu. 9 ncu Alayla hücüm
taburu Zafertepe - Örentepe hattına yanaştı, Çalköy ve güneyindeki
Yunan birlikleri Nasuhtepe (Küçük Adatepe) - 1128 rakımlı tepe
hattında ve hattın 400 metre ilersindeki Berber - Çam tepesinde
savunma düzeni almışlardı.
3 ncü Kafkas Tümeni: Saat 14.00'de mevziler gerisinde toplanan
birlikleriyle (7 nci Alay hariç) Çırçırtepe gerisine ve oradan
Çekillitepe güneyinden dolaşarak Elmacık alanı doğrultusunda yürüyüşe
geçti. Tümen hareketten önce, 23 ncü Tümenin kolordu emrine
girdiğini ve bu tümenin kendi batısından taarruz edeceğini
kolordu emrinden öğrenmişti. Tümen komutanı saat 16.00'da Küçük
Aslıhanlar köyünün güney-batı sırtlarında 23 ncü Tümen
Komutanı ile buluşarak taarruz hakkında görüştüler. Öncüde
bulunan 8 nci Alayın kolbaşısı saat 17.00'de buraya vardı. 3 ncü
Kafkas Tümeninin en sağında (Zafertepe doğusundaki Kızılkaya sırtlarında)
bulunan 7 nci Alayının Komutanı saat 13.00'de, 11 nci Alay bölgesinde
bulunan Tümen Komutanına durumu anlatırken, kolordunun taarruz
emrine göre Çırçırtepe - Çekillitepe - Camiliören doğrultusunda
saat 14.00'de tümeni takip etmesi emrini aldıysa da Alay komutanı
ancak saat 14.00'de Kızılkaya tepesindeki alayının yanına varmış
ve 14.45'de alayı hareket ettirebilmişti. Alay güneyine giderken
Zafertepe'ye gitmekte olan 70 nci Alayla çatışma olmuş ve bu
alaya yol verdikten sonra Selkisaray'a inmişti. Burada da tekrar 11
nci Tümenin yürüyüş kollarına rastladığından bir süre daha
beklemek zorunda kalmış ve ancak saat 19.00'da Bostanlı
harabesine varabilmişti. Kılavuzlar Camiören'i bilmediklerinden
ortalık karardıktan sonra iki saat kadar yürümüş ve 5 nci
Kafkas Tümen karargahını bulmuş fakat buradan da tümenin yeri
öğrenilememişti. Bütün gece birçok dolaşmalardan sonra Alay
31 Ağustos 1922 sabahı saat 06.00'da Ağaçköy'de tümenine katılabildi.
23 ncü Tümen Komutanı 4 ncü Kolordu emrine girdiğini öğleyin
1 nci Kolordu Komutanından öğrenmişse de kolordunun nerede olduğunu
bilmediğinden bir türlü irtibat yapamamıştı. Saat 16.00'da yanına
gelen 3 ncü Kafkas Tümeni Komutanından 4 ncü Kolordunun taarruz
emrini öğrendi. Bu emre göre, bulunduğu kesim 3 ncü Kafkas Tümenine
veriliyor ve 23 ncü Tümenden: daha batıdan Kızıltaş deresini
kapatması isteniyordu. Bu sırada ise 68 nci Alay Arpagediği'ni işgal
etmiş, Keçiler'e inen patikaya hakim olmuş ve burada pek zayıf
kalan Yunanlılara karşı bir tabur bırakan alay, gedikte toplanmış
bulunuyordu.
İki tümen komutanı durumu ve aldıkları görevleri muhakeme
ettiler. 23 ncü Tümenin düşmanla temasta ve mevzilerde bulunması
bu tümenin 3 ncü Kafkas Tümenine mevzilerini teslim edip
birliklerini toplayarak batıya kayması için çok vakit
kaybettireceğinden ve taarruz saati de geçmiş bulunduğundan,
yeterli aydınlık süresi de kalmadığından, aralarında anlaşam
tümen komutanları, 23 ncü Tümenin mevzilerinde kalarak taarruza
devam etmesi, 3 ncü Kafkas Tümeninin Ağaçköy kesimine (23 ncü
Tümenin batısına) ilerleyerek taarruza katılması kararlaştırıldı
ve o şekilde hareket edildi. Bu karar, irtibat olmadığından,
zamanında kolorduya bildirilememişti. Eğer kolordu emrine göre
hareket edilseydi bugün her iki tümen de muharebeye
giremeyeceklerdi. Bunun üzerine, 23 ncü Tümen Komutanı, Arpagediği'nde
blunan 68 nci Alayını (gedikte bulunan tabur hariç. Bu tabur 3 ncü
Kafkas Tümeninin Hücum Taburu tarafından gece yarısı değiştirildikten
sonra alayına katılmıştır.) Elmacık alanı doğusuna tümen
yedeğine getirtti.
23 ncü Tümen Komutanı saat 16.30'da ağızdan verdiği emirlerle
taarruzu şöyle düzenledi:
Büyük Aslıhanlar köyünün doğusunda hücum taburu ve batısında
31 nci Alay taarruz çıkış mevziinde bulunuyorlardı. Bu iki
birliğin taarruz hedefi Büyük Adatepe idi. Verilen görev; gece
dahi olsa sessizce yanaşılarak her taraftan kuşatılacak düşmanın
süngü hücumu ile yok edilmesi veya esir edilmesi idi. 69 ncu Alay
da Büyük Aslıhanlar'a yanaştırıldı. Bu alay da birinci hatları
yakından takip ederek gerekirse tümenden emir almadan ilerdeki
birlikleri takviye edecekti. 68 nci Alay, bir taburunu Arpagediği'nde
bırakıp iki taburuyla Büyük Aslıhanlar'ın iki kilometre güneyindeki
tümen karargahı yanında ihtiyat olarak kalacaktı. Topçu taburu,
3 ncü Kafkas Tümeninin götüremediği sahra bataryasını da
emrine alarak taarruzu destekleyecek ve ateşini Büyük Adatepe'ye
toplayacaktı. Bataryalar esasen ateşe devam etmekteydiler. 69 ncu
Alay saat 17.00'de Büyük Aslıhanlar'a yanaştı. Sağdaki 5 nci
Kafkas Tümeni bu sırada taarruza başladı. 23 ncü Tümen ise
saat 17.30'da taarruza başlayacak bir durum alabildi.
(c)
6 ncı Kolordu ve 61 nci Tümenin Adatepe'ye yanaşmaları ve
muharebe taarruz hazırlıkları:
2 nci Ordu birlikleri 30 Ağustos 1922 sabahı şu durumda idiler:
2 nci Ordu ve 6 ncı Kolordu Komutanları Beşkarışhöyük'de 17
nci Tümen Dereköy Çiftliği - Emrettepe'de, 16 ncı Tümen
Murat hanları - Genişler'de, 61 nci Tümen Kurtköy - Altıntaş'da,
3 ncü Kolordu karargahı ve 1 nci Tümen Döğer'de, Mürettep Süvari
Tümeni Pusan'da, 41 nci Tümen ve Porsuk Müfrezesi Seyitgazi
cephesinde.
Genelkurmay Başkanı 30 Ağustos 1922 saat 06.00'da Kurtköy'e 5
nci Süvari Kolordusu karargahına gelerek durumu açıklamış ve
61 nci Tümenin Allıören, 5 ncü Süvari Kolordusunun Murat dağı
kuzeyinden batıya ilerleyerek geçitleri kapamalarını emretmişti.
Buradan 2 nci Ordu Komutanının ve 6 ncı Kolordu karargahının
bulunduğu Beşkarışhöyük'e gelerek ordu ve kolordu komutanlarına
durumu anlatmış ve gerekli direktifi vermişti. Bunun üzerine de,
2 nci Ordu Komutanı, Batı Cephesi emrine göre, 61 nci Tümenin
Allıören, 16 ncı Tümenin Çal, 17 nci Tümenin Hamurköy doğrultularına
ilerleyip rastlayacakları düşmana taarruz etmelerini emretti.
Yalnız Mürettep Süvari Tümeninin, Kütahya üzerinden Yunanlıların
Eskişehir Grubu gerilerine gitmeden önce Döğer kuzeyine yönelerek
Akoluk'a gelen Yunan kuvvetlerini acele keşif ve Altıntaş üzerine
yürümelerini kesin surette önlemesini veya geciktirmesini istedi.
3 ncü Kolordu Karargahının Altıntaş'a, 1 nci Tümenin Altıntaş
ve kuzeyinde toplanmasını, Akoluk doğrultularının keşfedilmesini
emretti.
2 nci Ordu birliklerinden 6 ncı Kolordu ile 61 nci Tümen, düşmana
15-20 kilometre gibi üzak mesafede oldukları halde bugün de
harekette geç kalmışlardı ve muharebe meydanına ancak öğleden
sonra yetişebildiler.
61 nci Tümenin hareket ve muharebesi:
Tümen birlikleri 30 Ağustos 1922 günü saat 09.00'da Kurtöy'de
toplandı. Tümen komutanı süvari kolordusunun Akpirim
tepelerindeki 14 ncü Süvari Tümenini çektiğini 16 ncı Tümenin
saat 10.00'da Genişler'den Çal doğrultusuna hareketle rastlayacağı
düşmana taarruz emri aldığını bu tümenden gelen rapordan öğrendi.
Tümen Komutanı saat 10.15'de süvari bölüğünü Kurtköy'den
hareket ettirdi. Saat 10.30'da 159 ncu Alay öncüde olarak tümeni
Allıören doğrultusunda yürüyüşe geçirdi. Kendisi öncü, öncüsü
ile gidiyordu. Saat 11.00'de, Yunanlıların Çal'dan Allıören'e
doğru gitmekte olduklarını haber aldı. Saat 12.00'de Akpirim
tepesinin kuzey-batısındaki tepeye (Kocaardıç) çıktığında
Yunan yürüyüş kollarının batıya (Allıören'e) yürüdüklerini
gördü. Bunun üzerine, hemen öncü komutanına: yürüyüşü hızlandırarak
Eydemir köyünün güneyindeki ormanlık sırtları tutmasını
emretti. Süvari bölüğünü, çekilen Yunanlıların önünü
kesmek üzere daha batıya gönderdi. Büyük kısmın da yürüyüşünü
hızlandırdı. Saat 12.15'de önce (159 ncu Alay) yolun iki tarafından
açılarak ilerlemeye başladı, emrindeki dağ bataryası
mevzilenerek, saat 14.30'da, Allıören'e yanaşan Yunan yürüyüş
kolunu ateş altına aldı. En batıdan ilerleyen süvari bölüğü
Allıören kuzeyinden ateşe başladı. Yunanlılar çekilmeyi
durdurdular, sağa (kuzeye) çerkederek karşı taarruza geçtiler.
Tüman Komutanı, kendisinin bulunduğu yerden bir kilometre
ilerdeki Akpirim tepesini Yunanlılara kaptırmamak için, büyük kısım
yetişinceye kadar, yanındaki atlıları bir subayla Akpirim
tepesine göndererek işgal ettirdi. Büyük kısmın başında yürüyen
190 ncı Alayı, yürüyüşünü hızlandırarak Akpirim tepesine gönderdi
ve tekmil tümen topçusunu yol doğsusunda mevzilendirerek saat
14.30'da ateş açtırdı.
Tümenin doğusundan Çal doğrultusuna ilerleyecek olan 16 ncı Tümenden
henüz birlik görünmüyordu.
Saat 15.00'de Yunanlılar Çamlık (Otlukçutepe) tepelerinden
ilerlemeye başladılar. 159 ncu Alay tekmil kuvvetini muharebeye
sokmuştu. İki taraf arasında çok şiddetli bir muharebe başladı.
Alay, iki bölüğünü batıda Abya vadisine hakim olan sırtlara gönderdi.
Cephesi çok genişlemişti. Bu sırada 190 ncu Alay da açılmış
olarak Akpirim tepesine yanaşmaktaydı. 159 ncu Alayın ihtiyatı
kalmadığından 174 ncü Alaydan bir tabur bu alay emrine Eydemir güney
sırtlarına gönderildi. 174 ncü Alay, hücum taburu ile Koca Ardıçtepe
kuzeyine yanaştırıldı. Saat 14.30'da ve saat 15.00'de yazılıp
tümen komutanına gelen süvari bölüğü raporlarında: Yunanlıların
perişan bir durumda ve parça parça çekildiklerini, bunlarla
muharebe ettiğini, Allıören köyünde birçok motorlu araç ve
gereç bulunduğunu, Allıören köyünün güneyindeki derelerin düşmanla
dolu olduğunu ve bir tümen kadar tahmin edildiğini, bir kısmının
toplarını bırakarak dağlara doğru (batıya) çekildiklerini,
Allıören köyünün bir kilometre doğusundaki Çamlitepe'ye bir düşman
bölüğünün çıktığını bildiriyordu. Saat 15.45'de Yunanlıların
iki alay kadar bir kuvveti, kuvvetli topçu desteğinde, 159 ncu
Alaya taarruza başladı. Saat 16.00'da 159 ncu Alayın 2 nci Taburu
fazla ilerde bulunduğundan 300 metre kadar geriye alındı ve iki
yanındaki diğer taburlar hizasında mevzilendirildi. Bu sırada
Yunanlılar, Akpirim tepesindeki 190 ncı Alaya da taarruza geçtiler.
Saat 16.10'da doğudan 16 ncı Tümenin Çalköy'e ilerlediği görüldü.
Saat 16.30'da Yunanlıların şiddetli taarruzları karşısında,
Bileyik tepesinde mevzide bulunan 190 ncı Alayın 2 nci Taburu
Akpirim sırtına çekilme zorunda kaldı. Akpirim tepesindeki gözetleme
yerinde bulunan tümen komutanı da piyade ateşleri altında kalmıştı.
16 ncı Tümene gönderilen irtibat subayı, 2 nci Ordunun iki tümenle
bu düşmana taarruz etmek istediğini öğrenmişti.
Yunanlılar Çal - Allıören arasında vadi yolundan batıya yürüyüşe
devam ediyordu. Taarruz eden 12 nci Yunan Tümeni Bileyik Tepe -
Erikli Tepe - 1151 rakımlı Tepe - Allıören Köyü kuzey hattını
işgal etti ve taarruzunu durdurdu. Karşısında Akpirim tepe -
Kaletepe - 1499 rakımlı tepe güneyi - Dana Kalesi güney hattındaki
61 nci Tümenle karşılıklı şiddetli piyade ve topçu ateşleri
devam ediyordu.
6 ncı Kolordu:
Kolordu Komutanı 2 nci Ordu Komutanlığının emrini alınca 30 Ağustos
1922 sabahı saat 08.00'de 16 ncı Tümeni Çalköy ve 17 nci Tümeni
Hamurköy doğrultusuna derhal harekete geçirdi ve rastlayacakları
düşmana taarruz etmelerini emretti. Saat 10.00'da bir kurmay yüzbaşıyı
tümenlere gönderdi ve kendisi kurmay başkanını da beraberinde
olarak Hamurköy'le Çal arasındaki sırtlara çıktı.
Genişler - Muradhanları bölgesinde bulunan 16 ncı Tümen, sabah
erkenden süvari bölüğünü Çal doğrultusuna sürmüş ve
birlikleri harekete bir hazır durumda bekletiyordu. Saat 09.55'de
kolordu emrini alınca saat 10.30'da Çal doğrultusuna yürüyüşe
geçti. Piyade ucu saat 13.35'de gelen raporda: Keşif kollarımızın
Çal dolaylarına vardığı, Yunan artçılarının da Çalköy'de
bulunduğu bildiriliyordu.
Öncüde bulunan tümen komutanı yürüyüş kolunu Akyol tepesi
hizalarında durdurdu. Öncüdeki batarya mevzie girerek saat
14.30'da Çal ve batısındaki hedeflere ateş açtı. Bu sırada tümen
süvari bölüğü Kızıltepe'de idi. Yapılan gözetlemelerde önemli
Yunan birliklerinin Çalköy'ün iki buçuk kilometre batısındaki
derelerden karışık bir halde batıya çekildikleri görülmekteydi.
Saat 15.30'da yolun batısından 64 ncü Alay, doğusundan 44 ncü
Alay açılarak Çal doğrultusuna ilerlemeye başladılar. Yunanlıların
iki bataryası yürülüş kolundan açıkta mevzi aldı ve ateş açtı.
Tekmil tümen topçusu da Akyol kuzey-doğu yamaçlarında mevzie
girerek Yunan topçusuna, birliklerine ve kümeler halindeki ağırlıklarına
çok şiddetli ve etiki bir ateş açtı. Topçunun ateşi ve
alayların ilerlemeleri üzerine Yunanlılar batıya yürüyüşü
durdurdular, bir kısım kuvvetiyle de mevzideki zayıf birliklerini
takviyeye başladılar.
16 ncı Tümenin 43 ncü Alayı ile hücum taburu Akyol kuzey-doğusunda
yol civarında ihtiyatta, tümen komutanı Kızıltepe'de
bulunuyordu. Saat 16.007da Hamurköy doğrultusuna ilerleyen 17 nci
Tümenin bir alayının, yürüyüş kolunda kuzey-doğuya çekildiğini
gördü.
Öğle üzeri Çirlek güneyindeki Gökseri tepesine çıkan 2 nci
Ordu Komutanı da aynı durumu görüyordu. Saat 15.20'de 16 ncı Tümene
şu emri gönderdi.
"Çalköy'ün üç kilometre batısından itibaren vadi içinde
ve İşören (Allıören) köyü civarında büyük bir düşman yürüyüş
kolunu ve toplu kuvvetlerini saat 13.00'de bizzat gördüm. Tereddüt
etmeden düşman üzerine son süratle atılmanızı beklerim.
Hepsini esir edeceğiniz muhakkaktır. Sağınızda ve Allıören'e
gelmesi icabeden 61 nci Tümene de bu emri tebliğ ediniz. Bu emrin
bir suretini kolordu kumandanı paşa hazretlerine arzediniz. 61 nci
Tümen Allıören civarında bulunacaktı. Halbuki benim gördüğüm
kıtaat da o civardadır. Her iki tümen birbirinizi düşman zannı
ile bir hata olmamasını rica ederim."
Ordu emri saat 16.15'de tümene geldi. Taarruz devam ediyor, 44 ncü
ve 64 ncü Alaylar saat 17.00'de Yunan hatlarına 400 metreye kadar
yanaşmış bulunuyorlardı. Güneyden, Çalköy'ün doğu güneyine
11 nci Tümenin 126 ncı Alayının, topçu desteğinde ilerlediği
görülüyordu.
17 nci Tümen:
Kolordu emrini saat 09.25'de alan tümen komutanı saat 10.00'da
birliklerine hareket emri verdiyse de öncüde bulunan 63 ncü Alay
ancak saat 11.30'da Çirlek - Hamurköy yoluyla yürüyüşe geçebildi.
Tümen hareket etmeden önce, Dereköy çiftliğinde bulunurken,
saat 09.30'da ilerdeki süvari bölüğünden gelen raporda: Çalköy'den
tahminen bir alay kadar düşman kuvvetinin doğuya gelerek artçısını
takviye ettiğini, saat 09.00'da da uzun bir nakliye kolunun Hamurköy'den
Çalköy'e gittiğini, Çalköy'ün yanmakta olduğunu bildiriyordu.
Saat 13.30'da öncüsüyle Hamurköy'e varan 63 ncü Alay, köy
kuzeyinde 12 nci Tümenin hücum taburu ile karşılaştı.
Yunanlılar perişan bir surette Çalköy - Allıören doğrultusuna
çekiliyorlardı.
4 ncü Kolordu birlikleriyle karşılaşan tümen komutanı,
birliklerini saat 15.00'de geri çekti, Hamurköy kuzey ve kuzey-doğu
sırtlarında topladı. Emretepe'deki tugay müfrezesi de (62 nci
Alay Hücum Taburu) tümene katıldı. Durumu kolorduya bildiren tümen
komutanı emir almak üzere akşama kadar bu bölgede kaldı ve
geceyi de aynı bölgede geçirdi. 4 ncü ve 6 ncı Kolorduların dış
batı kanatlarını kuvvetli bulundurmayıp iç kanatlarıyla Çalköy
doğrultusuna ilerlemeleri bu duruma sebep olmuştu.
|