HAVACILARIN ANILARI 

ANI - 6 GÖNDEREN  Ceyhun PURSAK            
    1998 yaz ayında İnönü Kampında paraşüt başlangıç kursuna katılmıştım. Daha önce Ankara'daki paraşüt kulesinden deneyimli olduğum için korkmuyordum ve hatta hergün yaptığım iş gibi geliyordu.

      Sonunda sanki o traktörden (AN-2 tayyaresinden) atlayacak ben değildim. Kurstaki arkadaşlarla tek ortak korkumuz ise meydanın ortasındaki rüzgar çorabının (wind sock) üstüne düşmekti. Kullandığımız T-10 paraşütünün kumandasız oluşu arkadaşları
düşündürüyordu. Uçak motoru çalışmaya başlayınca hayatımızdaki hiçbirşey eskisi
gibi değildi artık.

      2 nci pasajda ayağa kalktık,kontrolümü kaybetmedim ama bağırmalıydım.  Herkesin 'vauv,hey,mey' dediği sırada 'niyaaaaaaaaahaaaauuu' . 

      Sonra sırayla atladık işte sonrası bildik ama final müthişti. Saha sınırını belirleyen
dikenli tellere gidiyordum. 3 saniyede iki farklı karar aldım. Önce ayaklarımı
birleştirip tele çarpma pozisyonu aldım, ama baktım olmayacak,gözümü karartıp
altından geçeyim dedim ve yattım yere. Tam telin altındaki tümsek beni
yaralanmaktan kurtardı. Kafamı kaldırdığımda tel bir karış ötemden geçiyordu.

      Yaptığımız işler, evet RİSK ALMAK ,ama risk alınmasa havacılıkta olmazdı. 

      Havacılık bir yaşam tarzıdır!

                                                                                         Ceyhun PURSAK
                                                                                 pursak@hotmail.com
ANI YAZMAK İÇİN GERİYE DÖNÜŞ
WELCOME TO www.tayyareci.com GERİBACK NEXTİLERİ BİZ KİMİZ?